30 Haziran 2011 Perşembe

Beyaz çikolatalı muslu pasta

Malzemeler: 390 gr. tereyağı • 7 adet yumurta • 2 adet yumurta sarısı • 150 gr. şeker • 150 gr. un • 30 gr. nişasta • 250 gr. beyaz çikolata • 4 yaprak jelatin • 50 ml. portakal likörü • 600 gr. krema • 300 ml. portakal suyu • 200 gr. kayısı marmeladı • 5




Fıstık (Yerfıstığı) ve Fıstığın Faydaları

Fıstık (Yerfıstığı) : İçeriğinde E vitamini , B grubu vitaminler ile fosfor, magnezyum, potasyum, sodyum ve kalsiyum mineralleri bulunur.

Fıstığın Faydaları:

Kemikleri ve kasları kuvvetlendirir. Cinsel gücü çoğaltır.

Gastrit, Mide yanması ve ekşi




Fıstık (Yerfıstığı) : İçeriğinde E vitamini , B grubu vitaminler ile fosfor, magnezyum, potasyum, sodyum ve kalsiyum mineralleri bulunur.


Fıstığın Faydaları:


Kemikleri ve kasları kuvvetlendirir. Cinsel gücü çoğaltır.





Gastrit, Mide yanması ve ekşimesine karşı yararlıdır.


Kalp sağlığı için faydalıdır.


Kandaki kolesterol oranını düşürüp kalp ve damar hastalıkları riskini azaltmaktadır.


Kansere karşı koruyucu besinlerdendir.


Öğrenmeyi kolaylaştırmada etkilidir.


Zihinsel yorgunluğu giderici etkisi vardır.


Kandaki şeker oranını dengelediğinden şeker hastaları için yararlıdır.
7 Gün Sağlık
Bu yazıyı RSS haricinde başka bir sitede okuyorsanız
http://www.7gunsaglik.com/ dan çalıntıdır.


EV KADINI DİYETİ [DİYETLER]

Ev Kadını Diyeti

Ev kadınları mutfakta geçirdikleri süre içinde sık sık atıştırmaktan ve kabul günlerinde tatlı ile hamur işlerini fazla yemekten şikayet ediyorlar. Bunu önlemenin en ideal yolu sağlıklı beslenmek. Günlük beslenme programı dengeli gıdalar



Ev Kadını Diyeti


Ev kadınları mutfakta geçirdikleri süre içinde sık sık atıştırmaktan ve kabul günlerinde tatlı ile hamur işlerini fazla yemekten şikayet ediyorlar. Bunu önlemenin en ideal yolu sağlıklı beslenmek. Günlük beslenme programı dengeli gıdalardan ve altı ayrı küçük öğünden oluşursa bu tür gereksiz atıştırmazlar olmaz.


Herşeyi yiyerek hem kilo verip, hem de sağlık kazanabilirsiniz. Bunu yanı sıra günde en az 8 bardak su içmeyi ihmal etmeyin. Ağzınıza attığınız her lokmayı uzun uzun çiğnemeye de özen gösterin.


Günlük 1600 kalori içeren bu diyeti uygularken çikolata, dondurma ve bisküvi ya da tart gibi keyif veren gıdalardan ödün vermiyorsunuz ancak miktara dikkat etmeniz şartıyla. Ayda 1 ile 3 kilo kadar verebilirsiniz. Eğer daha fazla kilo vermek istiyorsanız günlük ekmek miktarını iki dilime indirip, tatlı ve çikolata yerine yoğurt ve meyve yemelisiniz.


Pazartesi
Kahvaltı
1 bardak (250 gr) light süt, 2 dilim kızarmış ekmek


Ara
1 muz


Öğle
30 gr haşlanmış tavuk göğüs eti, 30 gr beyaz peynir, 1 domates, 2 siyah zeytin, 3 dal maydanoz, 1 çay kaşığı zeytinyağı ile hazırlanmış 60 gr makarna; 300 gr limonlu karışık meyve salatası.


İkindi
1 dilim kavun


Akşam
1 domates, 30 gr ton balığı konservesi ve 60 gr pirinçle hazırlanmış pilav; 1 domates ilaveli150 gr roka salatası, 2 dilim kepekli ekmek.


Gece
125 gr meyve ilaveli light yoğurt


Salı
Kahvaltı
1 çay kaşığı bal ve 30 gr yulaf ezmesi ilaveli 1 bardak light süt


Ara
125 gr meyve ilaveli yoğurt


Öğle
3 domates ve 1 çay kaşığı zeytinyağı ile haşlanmış 300 gr taze fasulye, 1 katı yumurta, 2 dilim ekmek


İkindi
2 şeftali


Akşam
2 domates, 3 dal dereotu ilaveli 60 gr makarna, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli 200 gr ızgara sebze
Gece
120 gr dondurma


Çarşamba
Sabah
1 bardak (250 gr) light süt, 1 çay kaşığı bal, 2 dilim kızarmış ekmek


Ara
3-4 kayısı


Öğle
120 gr ızgara et, 3 haşlanmış patates


İkindi
1 elma





Akşam
100 gr soya fasulyesi, 60 gr havuç, 80 gr kabak, soğan ve nohut ilaveli karışık baklagil haşlama, 2 dilim kepekli ekmek


Gece
50 gr sade çikolata


Perşembe
Sabah
Elma, havuç ve salatalık karışımı 1 bardak meyve suyu; 1 fincan çay veya kahve


Ara
70 gr meyveli tart


Öğle
3 domates, 3 dal dereotu, 1 çay kaşığı zeytinyağı ve 60 gr pirinç ilaveli pilav, limon suyu ilaveli roka salatası, 1 dilim ekmek


İkindi
1 muz


Akşam
150 gr ızgara balık, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli haşlanmış 2 patates, 1 dilim kepekli ekmek


Gece
125 gr meyve ilaveli yoğurt


Cuma
Sabah
1 çay kaşığı reçel, 2 dilim kızarmış ekmek, 1 bardak taze meyve suyu (elma, portakal veya havuç suyu olabilir)
Ara
1 kase meyve ilaveli light yoğurt


Öğle
50 gr haşlama et ve 4 dal maydanoz ilaveli 60 gr makarna, limonlu 200 gr yeşil salata


İkindi
2 şeftali


Akşam
100 gr beyaz peynir; 3 domates, 2 soğan, 1 çay kaşığı zeytinyağı ve limon suyu ile hazırlanmış salata; 2 dilim kepekli ekmek


Gece
50 gr sade çikolata


Cumartesi
Sabah
1 bardak light süt, 3-4 diyet bisküvi


Ara
Elma, erik ve armut karışımı meyve suyu


Öğle
1 kabak, 1 domates ve 25 gr tavuk eti ilaveli 60 gr makarna, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli 200 gr ızgara sebze, 2 dilim ekmek


İkindi
3 kayısı


Akşam
120 gr ızgara balık, 1 çay kaşığı zeytinyağı ilaveli haşlanmış 2 patates


Gece
125 gr meyve ilaveli yoğurt


Pazar
Sabah
Müsli ilaveli 125 gr süzme yoğurt, 1 su bardağı (250 gr) taze meyve suyu


Ara
1 muz


Öğle
120 gr ızgara et; 1 domates, 1 çay kaşığı zeytinyağı ve 130 gr roka ilaveli salata


İkindi
2 top meyveli dondurma
Akşam
1 küçük sade pizza


Gece
2-3 incir
www.dendidengine.blogspot.com


Her Türlü Diyet,zayıflama ve Egzersizler




Sivilcelerden Bir Ömür Kurtulmak İsteyenlere

Ergenlik sivilceleri bir çok kişide görülebiliyor ve bazı kişilerde bu durum kalıcı oluyor.. yıllardır sivilcelerle uğraşanlar için bazı öneriler..
Özellikle bayanların canını sıkan sivilcelere kesin çözüm.Sivilcelere çabuk ve kalıcı çözüm.
Son yılların e



Ergenlik sivilceleri bir çok kişide görülebiliyor ve bazı kişilerde bu durum kalıcı oluyor.. yıllardır sivilcelerle uğraşanlar için bazı öneriler..
Özellikle bayanların canını sıkan sivilcelere kesin çözüm.

TARKAN GÜVELOĞLUNDAN KEPEKLENME VE SAÇ KIRIKLIARI İÇİN DOĞAL KÜR

15 Aralık Tarihinde, Kanal 7 de yayonlanan, Nur Ertükle Her Sabah Programının konuğu olan Herbalist Tarkan güveloğlu, saç diplerinde oluşan kepeklenme, kuruluk, kaşıntı ve saç kırıkları için çok fayda sağlayan doğal bakım yağı önerdi.GEREKLİ MALZEMELER :*



15 Aralık Tarihinde, Kanal 7 de yayonlanan, Nur Ertükle Her Sabah Programının konuğu olan Herbalist Tarkan güveloğlu, saç diplerinde oluşan kepeklenme, kuruluk, kaşıntı ve saç kırıkları için çok fayda sağlayan doğal bakım yağı önerdi.

GEREKLİ MALZEMELER :
* 1 er yemek kaşığı, badem yağı, susam yağı,
* 1 er tatlı kaşığı, defne yağı, biberiye yağı,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Tüm malzemeleri tahta spatula ile karıştırın. saç dibinden başlayarak, saç uçlarına kada masaj yaparak, uygulayın. 30 dak. bekledikten sonra, ılık su ve şampuan ile yıkayın.

Yemekten sonra içilen sigaranın zararları

Kisa Bilgi : Uzmanlar yemekten sonra yapılmaması gereken bazı noktalara dikkat çekiyor.

Uzmanlar tarafından yapılan araştırmalara göre, yemeğin hemen ardından yakılan tek bir sigara, 10 sigara içmeye eşdeğer sayılıyor.
Türk kültürünün en önemli alışka



Kisa Bilgi : Uzmanlar yemekten sonra yapılmaması gereken bazı noktalara dikkat çekiyor.


Uzmanlar tarafından yapılan araştırmalara göre, yemeğin hemen ardından yakılan tek bir sigara, 10 sigara içmeye eşdeğer sayılıyor.
Türk kültürünün en önemli alışkanlıklarından biri olan yemek üstüne çay içmek de sağlık açısından faydalı görülmüyor.





Yemeğin hemen üstüne yenilen meyve, midenizin hava ile dolmasına sebep oluyor. Meyveyi yemekten 1 saat önce veya yemekten 1-2 saat sonra yemeniz sağlığınız açısından daha faydalı olacaktır. Yemekten sonra kemer gevşetmek, bağırsak düğümlenmesine sebep olabiliyor.


Yemeğin hemen ardından uyumak da sindirim sisteminin yeterince çalışamamasına ve bağırsak iltihaplanmalarına ve mide rahatsızlıklarına sebep olur.


Yemekten hemen sonra alınan duş, kan akışını el ve ayaklara doğru çoğaltırken, mide etrafında kan akışını azaltır. Yemekten hemen sonra yürüyüş yapmak da sakıncalı.


ŞİŞMANLATAN ÖZEL DİYETLER

Uzman diyetisyen Dilara Koçak, kilo alma problemi yaşayanların vücut yağı çok az olduğu için hızlı metabolizmaya sahip olduklarını ve yediklerini çabuk yakıp kilo almakta zorlandıklarını söylüyor.

Dilara Koçak kilo almak isteyenler için 2 ayrı diyet pro



Uzman diyetisyen Dilara Koçak, kilo alma problemi yaşayanların vücut yağı çok az olduğu için hızlı metabolizmaya sahip olduklarını ve yediklerini çabuk yakıp kilo almakta zorlandıklarını söylüyor.


Dilara Koçak kilo almak isteyenler için 2 ayrı diyet programı hazırladı:

Hastalıkların Tedavisinde Değerli Taşlar

Kisa Bilgi : Tüm değerli taşların şifa gücü vardır. Takı olarak kullanıldıkları zaman, bunların elektromanyetik güçleri, eterik beden denen, dış enerji alanını güçlendirir.

* Agat: Vücutta tansiyon dengeleyicidir. Üriner sistemin sağlıklı kalmasına yar



Kisa Bilgi : Tüm değerli taşların şifa gücü vardır. Takı olarak kullanıldıkları zaman, bunların elektromanyetik güçleri, eterik beden denen, dış enerji alanını güçlendirir.


* Agat: Vücutta tansiyon dengeleyicidir. Üriner sistemin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Aklı ve vücudu güçlendirir. Kişiyi cesaretlendirir. Lenflerin sirkülasyonunu rahatlatır. Güçlü bir terapik özelliğe sahiptir.


* Akuamarin: Güven, denge ve ahenk sembolüdür. Solunum problemleri ile savaşır. Hafızayı güçlendirir. Sinirleri yatıştırır. Neşe, huzur ve aşk taşıyıcıdır.


* Ametist: Pozitif enerji yüklü bir kristaldir. Taşıyan kişiye de bu yükü aktarır. Beyin gücünü yükseltir. Kan temizleyicidir. Negatif enerjilerimizi dışarı boşaltarak huzurlu ve zinde olmamızı sağlar. Pembe kuvars ile birlikte kullanıldığında aklı güçlendirir ve kalbi korur.


* Aventurin: Korkuları yenmede ve yaşlılıkla mücadelede etkilidir. Zihinsel karmaşayı ve stresi azaltır. Neşe taşı da denir. Sakinlik ve yaşama sevinci sunar.


* Aytaşı: Duru görü ve sezgi hassalarını geliştirmek için kullanılır.


* Hematit: Kan dolaşımı düzeninin sağlıklı olmasına yardımcıdır. Enerji kaynağıdır. Solunum yolları üzerinde olumlu etkileri vardır.


* Jasper: Sindirim sistemine iyi gelir. Endokrin sistemine denge getirir. Karaciğer ve safrakesesini güçlendirir. Sağlıklı ve güçlü olmamızı sağlar. Fiziksel direncimizi arttırır.


* Kaplan Gözü: Sinirsel spazmları ve baş ağrılarını hafifletir. Sindirim üzerine mükemmel etkilidir. Negatif enerjiden korur.


* Kuvars Kristali: Vücudumuzdaki zihinsel, bedensel ve ruhsal düzeyimizi arttırıcı enerji üretir. Ortamdaki tüm negatiflikleri geri iter.





* Krizopras: Sinirsel gerilimleri yok eder. Fiziksel, zihinsel heyecan durumlarında sakinlik verir. Neşe ve huzur sağlar.


* Malahit: Korku ve şüpheleri yok eder. Karaciğer ve dalağın işlevlerine yardımcıdır. Fiziksel ağrıları azaltıcı ve radyasyondan koruyucudur. Uyumayı kolaylaştırır. Zihni ve vücudu canlandırır. Dengeleyicidir.


* Mavi Kuvars: Tiroit ve metabolizma dengeleri üzerinde güçlendiricidir. Öksürük azaltıcı ve ateş düşürücüdür. Zihin açıklığı ve güven duygusu sunar. Cinsel problemlere iyi gelir.


* Obsidyen: Özellikle çok hassas kişilere karşı koruyucu özelliği vardır. Zihinde oluşan heyecan duygularını engeller. Fiziksel zeminde espri gücünü arttırır. Negatif durumları yok edicidir. Stresi azaltır. Terapi yönü çoktur.


* Pembe Kuvars: Stres giderici olup, hata duygularını, korkuyu ve öfkeyi azaltır. Negatif enerjiden koruyucudur. Ruhun inceliğinin sembolüdür. Huzur ve duygu yüklüdür. Sevgi taşıdır.


* Rodonit: Vücudun sağlıklı gelişmesine yardımcı olur. Kan dolaşımını dengeler. Psikolojik olumsuzluklardan kurtarıcı ve cesaret arttırıcıdır.


* Rutilat Kuvarsı: Depresyonu azaltır. Enerji kaynağıdır. Negatif enerjiden korur.


* Sitrin Kuvarsı: Vücudumuzun tüm dokularıyla etkileşerek güçlendirir. Karaciğer ve safrakesesi işlevlerine yardımcıdır. Toksinlerin atılmasını kolaylaştırır. Cilde serinlik ve sadelik sunar. Cilt hastalıklarına karşı koruyucudur. Görme bozukluklarına iyi gelir. İçimizdeki gücün sembolüdür.


* Sodalit: Tiroit metabolizmasının dengesini sağlar. Güven sağlayarak hata riskini azaltır. Zihin açıklığı ve sakinlik verir.


* Topaz (Sitrin): Telepati yeteneğini arttırır. Neşe ve hoşnutluğu uyaran bir taştır.


* Tormalin: Vücudu ve zihni güçlendirir. Negatif şartları ve korkuyu uzaklaştırır. Çok güçlü bir koruyucu özelliği vardır. İlham verici ve konsantrasyon sağlayıcıdır.



PROF.DR İBRAHİM SARAÇOĞLUNDAN LAVANTA KÜRÜ

Hepatit B ve Hepatit C hastalığına karşı çare bulduğunu öne süren Kimya Profesörü İbrahim Saraçoğlu, “Bitkilerdeki Sağlık Mucizesi” adlı kitabında birçok ciddi hastalığın kürlere dayalı olan alternatif tedavi yöntemlerini anlatıyor. Tempo, 20-26 Mayıs 200



Hepatit B ve Hepatit C hastalığına karşı çare bulduğunu öne süren Kimya Profesörü İbrahim Saraçoğlu, “Bitkilerdeki Sağlık Mucizesi” adlı kitabında birçok ciddi hastalığın kürlere dayalı olan alternatif tedavi yöntemlerini anlatıyor. Tempo, 20-26 Mayıs 2004 tarihli sayısında bu tedavi yöntemlerinden birisi olan lavanta küründen bahsedelim. Prof. Dr. Saraçoğlu’nun verdiği bilgilere göre belli bir düzen ve şekilde yapılan lavanta kürü, birçok insanın korkulu rüyası olan Hepatit B ve C virüslerine karşı tedavi edici bir özellik taşıyordu. Bilindiği gibi Hepati B ve C yaygın bir bulaşı hastalık
ve günümüzde oldukça fazla insanı sıkıntıya sokan bir hastalık. Prof. Saraçoğlu Bu hastalığın tedavisinin gücünü lavantadaki etkin maddelere dayandırıyor. Lavanta Hepatit’i karaciğerden tamamen atamıyor, ancak yılda bir uygulanacak “lavanta kürü” ile hastalığı baskı altında tutabiliyor. Saraçoğlu’nun belirttiğine göre Lavanta kürünü uygulayanların karaciğer ölçümlerinde kısa sürede belirgin bir iyileşme gözleniyor.
Okuyucuların yoğun ilgisi Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’nun bilimsel çalışmalarının sonuçlarını okuyucularımızla paylaşma konusunda bizleri teşvik etti. Çalışmalarını Antalya’da sürdüren Prof. Dr. Saraçoğlu, kendisiyle yaptığımız görüşmenin hemen başında kendisinin bir tıp doktoru olmadığını, hastaların mutlaka ve mutlaka doktorlarının uyguladığı tedavi yöntemlerine riayet etmeleri gerektiğini söylüyor. Saraçoğlu’na göre kendi önerileri sadece normal tedavilerin yanında zararsızca uygulanabilecek alternatif yöntemler.





LAVANTANIN ÖZELLİKLERİ VE KULLANIMI
Lavantanın özellikleri : Bir metreye kadar yükselebilen, çalı görünümlü, çok yıllık bir bitkidir. İnce uzun yaprakları gümüşi, çiçekleri ise menekşe renklidir. Çiçeklerin ferahlatıcı, hoş bir kokusu vardır. Bol güneşli tepelerde ve sırtlarda yetişir. Akdeniz ülkelerinde süs bitkisi olarak da yetiştirilir.
Bileşim: Cineol, cumarin, linalool içerikli uçucu lavanta yağı, tanen, flavon.
Toplama ve hazırlama: Drog olarak kullanılan çiçekler, temmuz-ağustos aylarında, henüz tomurcuk halinde iken toplanmalıdır. Saplarıyla birlikte toplanan çiçekler, demet halinde bağlanıp, gölge bir yere asılarak kurutulur. İyice kuruduktan sonra, çiçekler saptan ufalanarak ayrılır.
Kullanım alanları ve biçimleri: Küçük keseler içinde aralarına yerleştirildiği çamaşırlara çok hoş, iç açıcı bir koku kazandırır. Uykusuzluk çekenler de, lavanta içerikli yastıklar kullanmayı denemelidirler.
Yatıştırıcı etkinliği onun başlıca özelliğidir. Lavanta çayı, uykusuzluk ve sindirim sorunlarına karşı kullanılabilir. Merkezi sinir sistemini ve üst solunum sinir sistemini olumlu etkiler. İçerdiği tanen maddesinin de yardımıyla, mayalanma belirtileri veren ishallerde başarılıdır. Safrakesesi salgılarının arttırılmasında, az da olsa, olumlu etkisi vardır. Uykuya dalmayı kolaylaştıracak ve yorgun sinir sistemini yatıştıracak bitki çayı karışımlarında genellikle lavanta da kullanılır. Mide ve bağırsak rahatsızlıklarında yatıştırıcıdır. Lavanta çayı, kafaya kan hücumunda, migren ve baş ağrılarında kullanılabilir. Tüm bu rahatsızlıklara karşı, lavanta katkılı banyolar da rahatlık sağlayabilir. Lavanta yağı, iştah açıcı, sindirim sistemini uyarıcı ve yatıştırıcı olarak, biraz ılık suya 5-6 damla veya kesme şekere 3-4 damla damlatılarak kullanılır.
Lavanta çayı: 1-2 çay kaşığı dolusu çiçek, 1 bardak kaynar suyla haşlanır, 8-10 dakika demlendikten sonra süzülür. Soğutmadan, biraz bal ile tatlandırılarak ve yudumlanarak içilir. Mide, bağırsak rahatsızlıklarında ve ishalde tatlandırılmaz. Şeker hastaları kesinlikle tatlandırmaz.
Lavanta banyosu: 60-70 gr lavanta çiçeği, 2-3 litre suya eklenir, kaynama derecesine kadar ısıtılır, 10-15 dakika demlendikten sonra süzülür ve banyo suyuna eklenir. Banyo süresi 15-20 dakikadır. Bu banyolar özellikle, kan basıncı düşük olan kişileri rahatlatır, canlılık kazandırır. Sinirli kişiler, dengeleyici bir rahatlığa kavuşur.
Yan etkiler: Lavanta çiçeğinin bilinen hiçbir yan etkisi yoktur. Ama lavanta yağının içten kullanımında dikkatli olunması gerekir. Fazla miktarda alındığında mide ve bağırsak mukozasını tahriş edebilir.


Mantar

Mantar hastaligina kuçuk bir mantar neden olur. BaSlica Sekilleri, Ringworm denilen ve baS ve vucut derisinde görulen mantar hastaligi ile öAtlet ayagiö olarak bilinen mantar hastaligidir.|BAs ve vuCUT MANTARI|BaS ve vucut derisinde meydana gelen mantar h



Mantar hastaligina kuçuk bir mantar neden olur. BaSlica Sekilleri, Ringworm denilen ve baS ve vucut derisinde görulen mantar hastaligi ile öAtlet ayagiö olarak bilinen mantar hastaligidir.|BAs ve vuCUT MANTARI|BaS ve vucut derisinde meydana gelen mantar hastaligidir. BulaSicidir. Kafa derisinde (çocuklarda) ve vucudun baSka yerlerinde görulebilir. Mantar hastaligi, kafa derisinde kuçuk, yuvarlak, pul pul ve kirmizi olarak da görulebilen bir leke halinde baSlar. Leke giderek buyur, buradaki saçlar zayiflar ve kirilip dökulerek kel bir yer birakir. Bu, bir veya birkaç yerde olabilir. Vucudun baSka kisimlarinda ise, bu hastalik, genellikle kisa bir sure sonra pul pul ve kirmizi bir durum alan yuvarlak veya oval bir leke olarak baSlar. Daha sonra lekenin ortasi, etrafinda yuzuk Seklinde bir yara birakarak iyileSir. Hastalik, hastalikli bir kiSinin hastalikli yerine dokunmakla bulaSabilir. Hasta birinin havlu ve saç firçasi gibi özel eSyalarini kullanmakla da geçebilir. Mantar hastaligini, çok kez ayni evde oturanlar, birbirlerinden ya da kedi köpek, kobay gibi hayvanlardan kaparlar. En xxx ergenlik çagi öncesi çocuklarda görulur. Mantar hastaligi tedavi edilmezse aylar veya yillarca devam edebilir.|Tedavi:|Doktorunuz, hastalikli yerlere surmeniz için krem verebilir. Bazen ayni zamanda tablet de almaniz gerekebilir. Belirtilerin 2-6 haftada geçmesi gerekir. Bununla beraber tedavi bazen aylarca surebilir.|onlemler:|Hastaligin yayilmasinin engellenmesinde temizlik son derece önemlidir. Hastaligi kapmiSsaniz, baSinizin derisini hirpalamadan, her gun, dayanabileceginiz kadar sicak su ile baSinizi yikayin. Evdekilerden ayri bir havlu kullanin. Tek baSiniza yatin ve baSka hiç kimsenin saç firçanizi, taraginizi ve havlunuzu kullanmasina izin vermeyin. Yatak çarSaflarinizi, yastik kiliflarinizi ve havlularinizi haftada en az iki kez sicak su ile yikayip, guneSte kurutun. Evdeki herkesin de kendi saç firçasi, tarak ve havlusu olmali ve onlar da xxx xxx baSlarini yikamalidirlar. Kedi ve köpeklerin tuylerini duzenli olarak kontrol etmek iyi olur. Eger mantar hastaligi belirtisi varsa veterinere muracaat edin. Tuyleri guve yemiS gibi, yer yer dökulmuS bir kedi yavrusunda hemen hemen kesinlikle mantar vardir ve çocuklardan uzak tutulmalidir.|Okuldan Alikoyma: Uygun tedavi baSlayana kadar çocuklar okuldan uzak tutulmalidir.|AYAK MANTAR HASTALIĞI|Ayak mantar hastaligini hafif geçirenlerde, ayak parmak aralarinda, çogu kez çatlaklarin da oluStugu beyazimsi bir deri görulur. siddetli geçirenlerde, ufak su toplamiS kabarciklar, derisi siyrilmiS kisimlar ve pul pul olmuS yerler görulebilir. Mantar hastaliginin bu Sekli, genelde genç yetiSkinlerde ve ayaklari çok terleyenlerde görulur. Ayak mantar hastaligi, hastalikli kiSiden baSkalarina, banyodaki halilardan ve islak döSemelerden veya yuzme havuzlarinin soyunma odalarindan geçer. Sicak havalarda daha yaygindir.|Tedavi:|Doktorunuz, hastalikli yerlere surmeniz için krem verebilir. Bazen ayni zamanda tablet de almaniz gerekebilir.|onlemler:|Ayak parmaklarinin aralarini özenle kurulayiniz. ozellikle yuzme mevsiminde ayaklariniza mantara karSi ilaçli-pudra dökunuz. Sandal ayakkabi giyerseniz, ayaklarinizin mantar hastaligina egilimi azalir.|Di¦ER BoLGELER|Mantar hastaligi, vucudun baSka yerlerinde de olabilir. Genellikle erkeklerde kasik çevresi, kadinlarda ise meme altlari gibi devamli temas halindeki deri yuzeylerini etkiler. Buralardaki mantar hastaligi, ciltte islakliga ve Siddetli kaSintiya neden olur. Kirmizi, kabarmiS kisimlarla akintili islak yerler görulebilir. Mantar hastaligi çok terleyen insanlarda olur. Fazla yikanma ve giysilerin cilde surtunmesi, özellikle de fazla dar iç çamaSiri durumu kötuleStirebilir. Kasiklardaki mantar hastaligi, dar blucin veya naylon iç çamaSirlari giymekle daha da kötuleSebilir.

6 Dakikada Nasıl Kalori Yakılır?

Araştırmalara göre, 6 dakikada enerjik egzersizler yaparak kalori yakabilirsiniz. Zayıflamak ve formda kalmak için bu kadar kısa süre ayırmanız yeterli. Araştırmalara göre, 6 dakikada enerjik egzersizler yaparak kalori yakabilirsiniz. Zayıflamak ve formd



Araştırmalara göre, 6 dakikada enerjik egzersizler yaparak kalori yakabilirsiniz. Zayıflamak ve formda kalmak için bu kadar kısa süre ayırmanız yeterli.


Araştırmalara göre, 6 dakikada enerjik egzersizler yaparak kalori yakabilirsiniz. Zayıflamak ve formda kalmak için bu kadar kısa süre ayırmanız yeterli.


İlk 1 dakika: Yer değiştirerek zıplayın. Çömelip doğrularak kanguru gibi zıplayın. Sağdan sola yer değiştirip, çömelip doğrulup zıplayarak hareket edin.


30 saniye: Olduğunuz yerde yavaş yavaş koşun.


1: 30 dakika: Zıplayıp koşturarak patenle kayıyor gibi sağdan sola hareket edin. Bu sırada bacaklarınızı ve kollarınızı hareketli bir şekilde sallayın.

30 saniye:
Olduğunuz yerde yavaş yavaş koşun.

1 dakika: Kollarınız başınızın arkasında düz yere uzanın ve mekik çekin. Ayrıca el ve ayaklarınızı çapraz bir şekilde hareket ettirerek fotoğraftaki hareketi tekrarlayın. El ve ayaklarınızı 30 saniyede bir değiştirin.





30 saniye: Olduğunuz yerde yavaş yavaş koşun.


1 dakika: Çömelip atlayın. Zaman zaman elleriniz başınızın arkasında twist yapıyor gibi zıplayın. Gövdenizi sağa sola çevirin. Elleriniz başınızın üzerinde atlayın. Dizlerinizi yavaşça yere değdirerek oturup kalkabilirsiniz.

30 saniye:
Olduğunuz yerde yavaş yavaş koşun.


6 dakika bu hareketleri yaparsanız, inanılmaz bir efor sarfetmiş ve kalori yakmış olacaksınız.


Yaslilarda Koku ve Tat Alma

Yaşlılarda Koku ve Tat Almadaki Değişiklikler ve Bakım

Alıcı sinir uçlarının duyarlılığının azalması ve protez kullanımı beslenme sorunlarına yol açabilir. Yaşlı ve ailesi ile iş birliği yapılarak sevdiği besinlerin hazırlanması, yeme alışkanlığı öğrenil



Yaşlılarda Koku ve Tat Almadaki Değişiklikler ve Bakım


Alıcı sinir uçlarının duyarlılığının azalması ve protez kullanımı beslenme sorunlarına yol açabilir. Yaşlı ve ailesi ile iş birliği yapılarak sevdiği besinlerin hazırlanması, yeme alışkanlığı öğrenilerek dengeli ve yeterli beslenmenin sağlanması gerekir. Tat almadaki yetersizlik aşırı tuzlu veya tatlı yemeye yol açabilir. Bu konuda aile uyarılmalı ve kontroller yapılmalıdır.


Gastrointestinal Sistem Bozuklukları ve Bakım





Etkinliğin azalmasıyla daha az besine gereksinim duyulur. İştah azalabilir ve yiyeceğe karşı ilgisizlik oluşabilir. Daha sık aralıklarla daha az yemek yemesi sağlanabilir. Sindirim zorluğuna yol açan ağır yiyeceklerden kaçınması söylenir. Yaşlılıkta GİS’e ait sorunlar ağızda başlar. Ca eksikliği nedeniyle diş çürükleri ve diş kaybı vardır. Protez kullanımı ve kas gücünde azalma çiğnemeyi zorlaştırır. Salgı ve enzimlerin salgılanışındaki azalma barsak peristaltizmini ve besinlerin,ilaçların emilimini yavaşlatır. Kabızlık sık görülür. Kabızlık sorunu olduğu zaman uygun diyetin düzenlenmesi gece yatarken ılık su içilmesi, sakıncalı olmadığı durumlarda kayısı, erik kompostoları ve hafif egzersizler önerilebilir.


Günlük enerji gereksinimi erkeklerde 2000, kadınlarda 1500 cal’yi aşmamalıdır. Sindirim güçlüklerini önlemek için öğün sayısı arttırılmalı ama yiyecek miktarı azaltılmamalıdır.

Kulak İltihabı ve Tedavisi

Kulak iltihabı Belirtileri

Çocuklarda çok sık rastlanan orta kulak iltihabı (otit), kulak ağrısıyla.başlar. Ateş de yükselir. Ağrı olmasa bile, çocuk doktoru, hastanın daima kulaklarını muayene eder.

Çocuğunuz görünür bir neden olmadan mızıklanıp, keyif



Kulak iltihabı Belirtileri


Çocuklarda çok sık rastlanan orta kulak iltihabı (otit), kulak ağrısıyla.başlar. Ateş de yükselir. Ağrı olmasa bile, çocuk doktoru, hastanın daima kulaklarını muayene eder.


Çocuğunuz görünür bir neden olmadan mızıklanıp, keyifsizlik çekiyorsa, orta kulak iltihabından şüphe edebilirsiniz. Ağrı, çene eklemiyle kulağın arkasındaki bölgede başlar.


Kulak İltihabı Tedavisi ve Yapılması gereken





iltihap, orta kulağı sarınca, tedavide cerahati dışarı akıtabilmek için kulak za­rını delmek gerekir. Bu müdahale, bir kli­nik veya hastanede gerçekleştirilmelidir.


Bazı hallerde antibiyotik verilmesi ge­reği, her türlü kulak ağrısında doktora ha­ber verilmesini haklı göstermek için yeterlidir.Kulak zarının delinmesi (parasantez), hastayı derhal rahatlatır. Bu son derece basit bir müdahale olup, abartılmamalıdır

Korpulmonale Belirtileri ve Tedavisi

Korpulmonale Nedir

Tanım

Korpulmonale akciğer ve akciğer damarlarının hastalığı ya da kronik ventilasyon sonucu ikincil olarak ortaya çıkan sağ ventrikülün yet­mezliğidir. Akut ya da kronik olarak ortaya çıkabilir.

Korpulmonale Nedenleri

Pulmo



Korpulmonale Nedir


Tanım


Korpulmonale akciğer ve akciğer damarlarının hastalığı ya da kronik ventilasyon sonucu ikincil olarak ortaya çıkan sağ ventrikülün yet­mezliğidir. Akut ya da kronik olarak ortaya çıkabilir.


Korpulmonale Nedenleri


Pulmoner fibrosis, pnömokonyoz gibi akciğer damarlarındaki rest-
rüktif bir olay.
Kronik bronşit
Amfizem
Bronşial astım


Belirtiler


Klinik bulgular genellikle sağ ventrikül yetmezliği gelişince belirginle­şir.
Hiperventilasyon Senkop, şok Anjinal ağrı
Kronik prodüktif bir öksürük Dispne Siyanoz
Halsizlik, kuvvetsizlik Çomak parmak
Karnın sağ üst kadranında ağrı, hepatomegali. Alt ekstremitelerde ödem. Polisitemi ve hematokritte artma görülür.


Tanı

Klinik muayene
Elektrokardiyografi
Radyolojik inceleme
Gerekirse sağ kalp kateterizasyonu
Kan gazlarının incelenmesi ile konur





Korpulmonale Tedavi

Tedavinin temel ilkesi hastanın ventilasyonunu geliştirmek, kalp ve akciğer hastalıklarını tedavi etmektedir.
Antikoagülan tedavi uygulanır.
Oksijen tedavisi uygulanır.
Antibiyotik tedavisi uygulanır.
Aralıklı pozitif basınçla solunum uygulanır.
Bronkodilatatör ilaçlar verilir.
Havanın nemlendirilmesi sağlanır.
Gerekirse atılmayan sekresyon bronkoskopi yardımı ile alınır.
Flebetomi yapılır.


Korpulmonale’de Hemşirelik Uygulamaları


Hasta yatak istirahatine alınmalıdır. Hastadaki belirtiler gözlenmeli ve rapor edilmelidir.
ilaçlara hastanın yanıtı izlenmelidir.
İkincil enfeksiyonlara karşı uyanık olmak için vücut ısısı takip edi­lir.
Günlük kilo takibi yapılır. Kayıt edilir. Balgam kültürü için örnek alınır.


Korpulmonale’de Hasta Eğitimi

Sıvı ve tuz kısıtlanmasının önemini anlatın. Hastaya kilosunu ölçmesini öğretin. Hasta ve ailesine hastalık konusunda bilgi verin. Sigara içmemesinin önemini, tozlu ortamdan sakınmanın gerekti­ğini anlatın.
İlaçlar konusunda bilgi verin. Araç-gereçlerin bakımını ve kullanımını hasta ve ailesine öğretin.

İshal Hastaligi Bitkisel Tedavisi

İshal Bitkisel Tedavi, Bitkilerle İshalin Tedavisi
Çocuklarda Bebeklerde İshal hastalığı Tedavisi

Bulunması Gereken,Şifalı Bitkiler: Cavşir otu, Kadife çiçeği, Ilgın çiçeği (katır çiçeği), Katuna, Elma, Gül yağı, Gül suyu

Hazırlanış ve Kullanım Reçetesi



İshal Bitkisel Tedavi, Bitkilerle İshalin Tedavisi
Çocuklarda Bebeklerde İshal hastalığı Tedavisi


Bulunması Gereken,Şifalı Bitkiler: Cavşir otu, Kadife çiçeği, Ilgın çiçeği (katır çiçeği), Katuna, Elma, Gül yağı, Gül suyu


Hazırlanış ve Kullanım Reçetesi:

Cavşir otu kaynar suda yarım saat bekletilir. Süzülerek elde edilen sıvıya gül suyu ilâve edilerek karıştırılır. Hazırlanan bu karı­şımdan tedavi süresince günde üç bardak içilir.





Ilgın çiçeğinin yaprakları sıcak suda haşlandıktan sonra süzü­lür. Elde edilen sıvıya gül suyu karıştırılarak içilir.


Kadife çiçeğinin tohumları kavrulup yemekten sonra gül yağı ile içilir.


Katuna daneleri orta ateşte kavrulur. Gül yağı ile birlikte içilir.


Soyulmuş elma kabuklan suda kaynatıldıktan sonra süzülür. Elde edilen suyu süzülerek bir kavanoza konarak dinlendirilir. Dinlen­dirilen bu sıvıdan günde üç bardak içilir.

ŞEMS ASLAN CİLT LEKELERİ TEN RENGİ AÇMA FORMÜLLERİ

CİLT LEKELERİ ;
kanal 7 ekranlarında serdem in mutfağı adlı programa konuk olarak katılan,uluslararası cilt ve kimya uzmanı ŞEMS ASLAN dan hazırlamsı kolay ,bitki içerikli sağlıklı kür tarifleri verdi.
bu tariflerden bir tanesi de evde, nemlendirici,sıkı




CİLT LEKELERİ ;
kanal 7 ekranlarında serdem in mutfağı adlı programa konuk olarak katılan,uluslararası cilt ve kimya uzmanı ŞEMS ASLAN dan hazırlamsı kolay ,bitki içerikli sağlıklı kür tarifleri verdi.
bu tariflerden bir tanesi de evde, nemlendirici,sıkılaştırıcı ve gözaltı morluklarına faydalı özelliklere sahip meyveli sabun yapımı oldu. bu faydalı ve doğal sabunun yapımı ve faydaları şu şekilde:
MALZEMELER:
*2 tane portakalın suyu
* portakal kabuğu rendesi
*1/4 çocuk sabunu rendesi
*2 çay kaşığı zeytinyağı
*2 yemek kaşığı yulaf
* 150 ml. su
YAPILIŞI: tüm malzemeyi bir tencerenin içine alın ve sürekli karıştırarak kaynatın. kaynadıktan sonra ocaktan alıp 10 dakika kadar sıcaklığının çıkmasını bekleyip ,bir kalıbın içine dökün. donduktan sonra tüm vücutta ve çocuklarda rahatlıkla kullnabilirsiniz.
FAYDALARI: cildi nemlendirir.sıkılaştırır.özellikle ergenlik dönemi sivilcelerinin lekelerini yok etmekte de çok faydalar sağlar.
yaz mevsiminde,portakal yerine bal kabağı kullanabilirsiniz.
TEN RENGİNİ AÇMAK İÇİN
23ocak 2010 tarihinde kanla 7 ekranlarında yayınlanan serdem in mutfağı programına konuk olarak katılan ŞEMS ASLAN bitkilerle evde yapabileceğiniz güzellik formülleri önerdi. Bunlar evde kolayca hazırlayabileceğiniz ,doğal ürünler kullanılan tarifler.
Bu tarif 20 yaş üzeri hanımlar için uygundur. TONİK TARİFİ :1 tutam maydanozu blenderden çekin.yarım litre suda bir süre kaynatın. Süzmeden ,öylece buz kalıplarına koyun buzlukta dondurun. Bu buzlarla günde 2 sefer cilde uygulama yapın.
CİLT RENGİNİ AÇICI MASKE:
Malzemeler:
*yarım demet maydanoz
*2-3 damla greyfurt suyu
*beyaz kil
*gül suyu
YAPILIŞI: Maydanozu blenderden geçirin. İçine gerfurt suyunu,beyaz kili ve gül suyunu koyup lapa haline getirin.yüzdeki lekelere akşamdan sürüp sabaha kadar bekletin. Haftada 2-3 kere uygulayın.





TEN RENGİNİ AÇAN BİTKİLER, TEN RENGİNİ AÇMAK, TEN RENGİNİ AÇMAK İÇİN BİTKİSEL ÇÖZÜM, TEN RENGİNİ BEYAZLAŞTIRMA, TEN RENGİNİ AÇMA, TENRENGİNİ AÇMANIN YOLLARI

Dudak Parlatıcılar Cilt Kanseri Yapar mı

Dudak Parlatıcılar Cilt Kanseri Yapar mı

"Dudak parlatıcıların güneş ışınlarının etkisini artırdığı ve daha çok güneş ışığı çektiği doğru mu" diye düşünenlerden misiniz? Bu tezin doğru olup olmadığından şüpheleniyorsanız, doğru! Ancak bu konuda



Dudak Parlatıcılar Cilt Kanseri Yapar mı

“Dudak parlatıcıların güneş ışınlarının etkisini artırdığı ve daha çok güneş ışığı çektiği doğru mu” diye düşünenlerden misiniz? Bu tezin doğru olup olmadığından şüpheleniyorsanız, doğru! Ancak bu konuda atlamamanız gereken dudak parlatıcıların dudaklarınızı aynı zamanda koruyan bir ürün olduğu. Dudaklarınız sebum bezlerine sahip değildir, cildiniz gibi doğal olarak yağ üretmezler. Sonuç olarak çabuk kuruyabilirler. Daha önemlisi sebumun doğal koruyucu etkisi hiç yararlı değildir, güneş ışınlarından kolay etkilenmesine neden olur. Sonuç? Kollajen ve elastin dejenerasyonu cilt kanseri riskini artırır.





Çoğu insan dudak kurumasını cilt kanseri riskini görmezden gelerek önemsemez. Önemli olan parlatıcıların güneş ışınlarını dudak bölgenizde yoğunlaştıracağı konusu.. Bu nedenle dışarı çıkarken parlatıcı sürmeyebilirsiniz.


Diğer bir kolay çözüm SPF içeren dudak parlatıcı kullanmak. Eğer bunları pahalı buluyorsanız dışarı çıkarken dudak parlatıcınızı silip içeride yeniden sürmek olabilir. Bunun için uygun fiyatlı bir dudak parlatıcısı alabilirsiniz.


Hala dudaklarınızı korumak için sevdiğiniz lipstick ya da parlatıcıyı kullanabilirsiniz. E vitamini içerenlerini kullanmanız hem nemlendirici özelliği hem de antioksidan özelliği sebebiyle ne olursa olsun dudaklarınızı güneşin zararlı etkilerinden koruyacaktır

Atelektazi akciğer büzüşmesi

Belirtiler
- Nefes darlığı
- Ateş
- Tansiyon düşmesi ve nabız artışı
- şiddetli tekdüze öksürük.

Atelektazi akciğerin bazı bölümlerinin ve bazen de akciğerlerden birinin tamamının büzüşerek fonksiyonunu kaybetmesidir. Bunun nedeni, bronşlardaki hava y



Belirtiler
- Nefes darlığı
- Ateş
- Tansiyon düşmesi ve nabız artışı
- şiddetli tekdüze öksürük.


Atelektazi akciğerin bazı bölümlerinin ve bazen de akciğerlerden birinin tamamının büzüşerek fonksiyonunu kaybetmesidir. Bunun nedeni, bronşlardaki hava yollarının tıkanması (salgı kitlesi ile) yabancı bir cismin kaza eseri nefes yoluna kaçması veya bir tümör, anevrizma veya büyümüş lenf düğümü ile dışarıdan basınç meydana gelmesidir. Bazen bu durum bir karın ameliyatından sonra yüzeysel nefes alma ve akciğerin bazı bölümlerinin genişlememesi durumunda meydana gelebilir. Aynı zamanda bir bakteri enfeksiyonuna da bağlı olabilir. Tıkanma meydana geldiği zaman tıkanan yerin arkasında kalan hava kan tarafından emilir ve akciğerin o bölümü büzüşür.


Atelektazi yavaş yavaş oluşabilir (büyümekte olan bir tümör durumunda olduğu gibi) ve sadece hafif solunum arızaları ile kendini belli edebilir. Eğer akciğerde geniş ani bir büzüşme meydana gelirse etkilenen tarafta ağrı vardır, ani nefes darlığı,tansiyon düşmesi, nabız artışı, ateş ve şok oluşur. Atelektazi şiddetli sürekli öksürüğe neden olabilir. Teşhis koyarken doktorunuz göğüs röntgeniniz de havasız ve bölge arayacaktır.





Tedavi
Tedavinin ilk amacı tıkanaklığin nedenini ortadan kaldırmaktır. Eğer öksürme, maddelerin emilmesi ya da diğer tedavi yöntemleri işe yaramıyorsa,fiberoptik bronkoskopi yapılabilir. Enfeksiyonu ortadan kaldırmak için ampisilin gibi antibiyotikler verilebilir.


önlem
Ameliyat sonrası iyileşme sırasında, eğer sık sık derin nefesler alıp veriyor, hemen ayağa kalktınız ve olabildiğince yürüyorsanız, atelektazinin ortaya çıkma olasılığı daha düşüktür, Bazen hızlı ve güçlü nefes vermeyi öğretmek için özel bir âlet önerilebilir.


Eğer sigara içiyor ya da kronik bronşit veya amfizeminiz varsa, ameliyattan 3-4 gün önce sigara içmeyi keserseniz; ameliyattan sonra atelektazi oluşma olasılığı azalır. Ameliyattan birkaç gün önce bronş genişletici ilaçlar (solunum yoluyla alınan) ve dönem dönem solunum yollarını nemlendirici aerosoller kullanabilirsiniz. Doktorunuz çeşitli organizmalara karşı önlem olarak antibiyotik de verebilir.

Magnezyum Nedir Magnezyum Besinler

Magnezyum Nedir, Magnezyum Besinler

Magnezyum Özellikleri ve Faydaları: Kemik ve dişlerin yapısında bulunur. Karbonhidrat metabolizmasındaki enzimlerin aktif olmasında, adale ve sinir uyarımlarında hücre içinde önemli bir mineraldir.

Magnezyum Eksikliği



Magnezyum Nedir, Magnezyum Besinler


Magnezyum Özellikleri ve Faydaları: Kemik ve dişlerin yapısında bulunur. Karbonhidrat metabolizmasındaki enzimlerin aktif olmasında, adale ve sinir uyarımlarında hücre içinde önemli bir mineraldir.


Magnezyum Eksikliği, Eksikliğinde gözlenenler: Klinik olarak kasılmalar gözlenebilir. Magnezyum madeni eksikliği ile birlikte kalsiyum ve potasyum madeni eksikliği de olabilir.





Magnezyum Fazlalığı: Besinlerle toksik dozda alınması mümkün değildir. Ancak, damardan verilmesi ile etkileri gözlenebilir.


Magnezyum İçeren Besin kaynakları: tahıllar, baklagiller, kabuklu yemişler, et ve sütü sayabiliriz.


Günlük gereksinimi: 50-400 mg’dır.

Boy Uzatmak İçin Doğal Yöntemler

Uzun boylu olmak hemen hemen her yetişkinin idealleridne ya da hayallerinden biridir. Şimdi sizlere çok da uzun olmayan bir zaman önce bulduğum ve kendimce geçerliliğini kanıtladığın bir kaç tane gerçekten boy uzatan yöntemden bahsedeceğim.Benim büyüme ya



Uzun boylu olmak hemen hemen her yetişkinin idealleridne ya da hayallerinden biridir. Şimdi sizlere çok da uzun olmayan bir zaman önce bulduğum ve kendimce geçerliliğini kanıtladığın bir kaç tane gerçekten boy uzatan yöntemden bahsedeceğim.Benim büyüme yaşım geçtikten sonra, diğer insanlardan biraz kısa olduğumu fark ettim. kısa olduğumu fark edene kadar iş işten geçmişti İnsanlara boyumun daha nasıl uzayacağını sorduğumda bana artık boyunun izaması için yaşın çok lerlemiş bu saatten sonra boyun uzamaz dedi. İnsanların bu şekilde söylemelerine rağmen ben bey uzatacak bir şeylerin olduğundan emindim. Doğal olarak boyumu uzatacak bir yöntem olmalıydı.


Şimdi sizlere kendi keşfettiğim boyu doğal olarak uzatan yöntemlerden bahsedeyim.





1) Herşeyden önce sen gerçekten büyümezsin, basitçe, omurganı ve bacaklarını gerersin, ve onları güçlendirirsin. Bu, sırt kaslarının çalışması ve omurganı düzelten özel alıştırmalar sayesinde olur. Peki neden şehirde yaşayan insanla kırsalda yaşayan insanlardan daha kısa olurlar. Bunu hiç düşündünüz mü? Çünkü kırsalda yaşayan insanlar daima yürür etkinlik yapar çalışır. Şhirdeki gibi yatmaz uyumaz sürekli tembellik etmez.


Daha uzun boylu olmanın boyu uzatmanın doğal yollarından birtanesi de dengeli ve zamanında beslenmedir. Mesela hergün yenen hamburgerler insanın büyümesine uzmasına engel olur. İhtiyacınız olan protein ve kalsiyum ağırlıklı beslenmedir. Bu, odaklamalı olduğunu ifade eder, evde, yemekler ve bir sürü süthane ürünlerini pişirdi. Doğal olarak birçok parayı harcamadan nasıl daha uzun olmanın olduğudur.

Sezaryen Ameliyati Sonrasi

Sezaryen Ameliyatı Sonrası

Artık ameliyatı adattınız; ilk kez şöyle bir derin nefes ala­bilirsiniz. Başardınız: Çocuğunuz doğdu. Şu anda herhal­de uyuyor, ya da belki çocuk doktorunun yanında muaye­ne ediliyor. Sizse yeniden düzle



Sezaryen Ameliyatı Sonrası


Artık ameliyatı adattınız; ilk kez şöyle bir derin nefes ala­bilirsiniz. Başardınız: Çocuğunuz doğdu. Şu anda herhal­de uyuyor, ya da belki çocuk doktorunun yanında muaye­ne ediliyor. Sizse yeniden düzleşmiş ve üstüne kocaman bir plaster yapıştırılmış olan karnınıza şaşkınlıkla bakıyor­sunuz. Kısmi narkozun etkisi henüz sürdüğü için, bu evrede pek ağrı olmaz. Ayrıca kolunuzdaki kanül hâlâ yerinde duruyor; buna bağlı damlalıktı infüzyondan size sıvı veriliyor.


Öyle ya da böyle, müdahaleden sonraki ilk saatleri ya­şayacaksınız. Birçok klinikte ameliyatın ardından hasta kı­sa süreliğine bir uyanma koğuşunda ya da ayılma odasında kalır. Böylece atmosfer tekrar değişir. Çoğunlukla burada ameliyat sırasındaki doktorlar değil, başkaları yetkilidir. Cerrahınız büyük olasılıkla birkaç saat sonra vizite için uğ­rayacaktır. Ebeniz de herhalde sık sık yanınıza gelip size manen ve maddeten yardımcı olacaktır.


Müdahale sonrası bakım


Ayılma odası ya da uyanma koğuşu, ameliyat salonuyla normal koğuş arasındaki ara bölümdür. Burada hastaların müdahaleden sonraki bakımı yapılır. Ameliyat sırasında zaten yapılmış olan düzenli dolaşım kontrolü burada da aralıksız sürdürülmelidir. Hastalar özel eğitim almış personelin gözetimi altındadırlar, ayrıca ameliyat sonrası ağrı te­davisi de burada çok daha kolay uygulanır.


Sezaryen ameliyatından sonra, en azından ilk saatlerde —siz hiç farkında olmasanız da—yoğun gözlem altında bulunursunuz. En küçük değişiklikler bile hemen fark edi­lir ve uygun bir şekilde müdahale edilir. Böylelikle, ameli yat sonrasında olabilecek kanamalar ya da dolaşım prob­lemleri hızla teşhis edilip giderilebilir. Ayrıca, kanamanın şiddeti ve karından elle yoklama yoluyla rahmin büzüşme­si sık sık kontrol edilir.


Sezaryen ameliyatından sonra vajinal bir kanama olma­sı normaldir. Ama, vajinal doğumdan sonraki kanamadan ya da şiddetli bir aybaşı kanamasından daha şiddetli olma­malıdır. Yara sargısından birkaç damla kan sızması da mümkündür. Bunda da telaşlanacak bir şey yoktur. Küçük kanamalar olağandır, çünkü ameliyat sonrasında kılcal da­marlar henüz tam olarak kapanmamıştır. Bazen öksürme ya da hapşırma gibi ani hareketler de artık pıhtılaşıp kabuk bağlamış bölgelerde çok küçük açılmalara neden olabilir. Bunların hepsi çok normaldir. Bu konularda bilgili olursa­nız böyle durumlarda dehşete kapılmazsınız.


Ameliyat sonrasında yiyip içme


Bütün karın ameliyatlarından sonra—sezaryen de bunlar­dan biridir—belli bir süre için katı yiyeceklerden uzak dur­mak gerekir. Bunun nedeni, sindirim aygıtının gerek mü­dahalenin kendisi, gerekse de narkozun etkisiyle tahriş ol­muş olmasıdır. Bu kaçınılmaz bir şeydir. Bağırsakların böyle bir müdahaleden sonra tekrar besinleri iletip meta­bolizmayı işletecek hale gelebilmesi belli bir süre gerekti­rir. Bu durumdayken fazla erken bir şeyler yiyecek olursa­nız, midede ve bağırsakların üst kısmında kimüs birikebi­lir (kimüs = midedeki yarı sindirilmiş besinler -ç.n.). Bu­nun sonucu ise mide bulantısı ve kusma, bazen de tehlike­li bir kabızlıktır.


İçmeye bazen izin verilebilir





Kısacası, sezaryen sonrasında hiçbir şey yememelisiniz. Ama, çok küçük miktarlarda olmak kaydıyla, bir şeyler içmeye—narkoz doktorunun bilgisi dahilinde—çoğunlukla ses çıkarılmaz. Vücuda koldaki toplardamara takılan kanül üzerinden yeterince sıvı verilmesine karşın, ağız mukozasında kuruluk ve dolayısıyla çok şiddedi bir susuzluk hissi çok sık rastlanan bir şeydir. Birçok klinikte, çok rahatsız
edici bu semptom için özel olarak üretilmiş ve gliserin-limon eriyiği içitilmiş pamuk çubukları bulundurulur. Bu çubukları horoz şekeri gibi emerek susuzluk hissini en azından başlangıçta biraz azaltabilirsiniz. Bazen ağzı suyla çalkalamak da kısa bir süre için yardımcı olur.


Loğusa depresyonu


Ameliyattan sonraki ikinci ya da üçüncü günde—normal doğumlardan sonra da—üzerinize bir bitkinlik hali gelebi­lir. Bu çoğunlukla bedensel değil, ruhsal nedenlere bağlı-dır. İlk iki günde duyulan coşku azalır, belirgin bir yorgunluk hissedilir ve “Beceremiyorum” duygusuyla birlikte bir hüzün çöker.
“Loğusa depresyonu” ve hormonal değişim


Gebelik sırasında vücuda çok farklı hormonal koşullar egemen olur. Vücudunuzun bu değişen duruma alış­ması için dokuz ayı vardır. Ama sonunda vücut aşırı hormon yüküne uyum sağladığında, gebelik de zaten sonuna yaklaşmıştır ve çocuk doğar. Gebelik sırasında östrojen üretimini plasenta üstlenmiştir. Gebeliğin so­nunda östrojen miktarı normaldekinin aşağı yukarı yüz katıdır. Doğumdan sonra plasenta da dışarı atılır (o ne­denle de halk dilindeki adı: son) ya da sezaryen yapılmışsa çıkarılır, böylece bu hormon üreticisi, kadının vücudunu sonunda kesin olarak terk eder. Bunun so­nucunda da östrojen miktarı hızla düşer.


Progesteron miktarı da şiddetli bir düşüşe uğrar. Progesteron, özellikle de gebeliğin sonunda gebenin aktivitesinin biraz kısıtlanmasını sağlar. Dolayısıyla, doğumdan sonra çiçeği burnunda annenin tüm yorgunlu­ğuna karşın bir türlü uyuyaması sık sık rastlanan bir şey­dir. Loğusa depresyonu genellikle doğumdan sonra üçüncü ila onuncu günler arasında olur. Duygusal değişimler çoğunlukla ani ağlama krizleri şeklinde kendini gösterir. Neyse ki, birçok klinikte anneyle çocuk için aynı odada kalma olanağının sağlanmasından beri, lo­ğusa depresyonu vakalarında belirgin bir gerileme ol-muştur. Doğumdan sonraki ani hormonal değişim ve gelecekteki görevlerin ağırlığı yeni anneyi çoğunlukla derin bir boşluğa düşürür. Bırakın göz yaşlarınız özgürce aksın, ardından kendinizi daha iyi hissedersiniz.


Loğusa depresyonu da çok normal bir şeydir ve çevre­nizdeki anlayışlı kişiler tarafından hiç kuşkusuz hızla teşhis edilip savuşturulacaktır. Siz ve eşiniz için önemli olan, bu duygunun çok normal olduğunu ve bu duruma karşı ken­dinizi savunamayacağınızı bilmektir. Dahası, doğumdan sonraki üçüncü günde çocuğun kilosunun en düşük seviyeye inmiş olması da fazladan sinir bozukluklarına yol açabilir. Ayrıca: Doğumdan sonra böyle bir ruhsal çöküş her kadında olan bir şey değildir!


Çocuk doğumdan sonra neden kilo kaybeder?


Yeni doğan çocukların hemen hemen hepsi doğumdan sonra biraz kilo kaybederler. Bunun bir nedeni emzirme ya da mamayla çocuğun henüz düşük miktarda sıvı alıyor olmasıdır; diğer yandan da yeni doğanın bağırsak faaliyeti henüz yetersizdir. Verilen besinler doğumdan hemen son­ra henüz doğru dürüst sindirilemez. Çocuğu doğru dürüst besleyememe duygusu psikolojik baskıyı ağırlaştırır. Böyle bir anda, şimdiye kadar neleri başardığınızın bilincine varın. Ne kadar iyileştiğinizin farkında olun, o kadar ki koridoru geçmek artık size çok kolay geliyor. Gerçi gülerken karnınız hâlâ acıyor ama her defa­sında da değil. Hiç kuşku yok, artık her şey yoluna giriyor.

Egzersiz yaparak kilo verebilir misiniz?

spor sağlık egzersiz diyet

Şişmanlık tanım olarak vücutta sağlığı bozan yağ birikimi demektir. Günümüzde kötü ve aşırı beslenme yanısıra hareketsiz yaşamaya bağlı olarak şişman insan sayısı giderek artmaktadır.

Şişmanlık kalp, damar hsatalıkları, şeker



spor sağlık egzersiz diyet


Şişmanlık tanım olarak vücutta sağlığı bozan yağ birikimi demektir. Günümüzde kötü ve aşırı beslenme yanısıra hareketsiz yaşamaya bağlı olarak şişman insan sayısı giderek artmaktadır.


Şişmanlık kalp, damar hsatalıkları, şeker hastalığı ve eklemlerde bozulmalar ön planda olmak üzere bir dizi hayatı kötü etkileyen ve yaşam süresini kısaltan sağlık sorununa neden olmaktadır. Önlenmesi ise oldukça güçtür.


Amerikan Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Prof. Dr. Nadire Berker, belirli bir vücut ağırlığı ve yağ birikimi oluştuktan sonra vücutta oluşan değişiklikler nedeniyle kilo vermek imkansız denecek kadar zor olabileceğini ve bu nedenle normal kilosunun üzerinde olduğunu gören her insan kalori alımını kısıtlamalı, beslenmesini düzenlemeli ve hayatına egzersizi katması gerektiğini belirtiyor.


Aşırı ve kötü beslenmeye bağlı olarak kalori alımı artışı vücutta yağ dokusu ve şeker fazlası, hareketsizlik birleştiğinde pankreas açlık halinde daha fazla insülin salgılamaya başlar. Vücuda alınan şekere vücudan verdiği insülin salgısı cevabı hızlanır. Ancak insüline hücrenin duyarlılığı düşer. Bir diğer deyişle biz şeker almaya devam ettikçe vücudumuz da bu şakarin hücrelerimize girebilmesi, vücudumuzun bu şekeri kullanabilmesi için daha fazla insülin salgılamaya başlar. Ancak hücrelerimiz bir süre sonra bu aşırı insülin salgısına cevap vermezler, yani insüline duyarsız hale gelirler, böylelikle şeker hücre içine geçememeye ve kanda yükselmeye başlar. Ayrıca adrenokortikal hormonlar ve büyüme hormonu yapımı azalır, yağların yakılmasından sorumlu olan lipaz denen enzim azalır ve kolesterol üretimi hızlanıarak şişmanlık giderek yerleşir, şeker hastalığı sinsice başlar.


Aşırı kilo nedeniyle hastalık riski arttığı gibi varolan veya yeni gelişen hastalıklar da daha şiddetli geçirilir. Aşırı kilo fiziksel iş yapabilme kapasitesini azaltır. Şişman kişiler eggzersize başlamadan önce kapasitelerini ölçmek için egzersiz testi yapmak gereklidir. Ancak şişmanlarda koroner arter hastalığı yani kalp damarlarında tıkanıklık riski yüksek olduğundan çok dikkatli olunmalı, en ufak bir rahatsızlıkta test sonlandırılmalıdır. Test esnasında tansiyon da aniden yükselebilir.


Egzersiz orta derece şişman insanlarda kilo kaybına yardımcıdır ancak morbid obezitede işe yaramaz. Düzenli egzersizle yağ dokusunda azalma olur. Vücut ağırlığı aynı kalabilir bu da kas dokusu gelişmesine bağlıdır. Düzenli egzersiz göbek ve karın çevresi yağ kaybına yol açar, gövde yağ dağılımını düzeltir. Vücut yağları gövde üst tarafında biriken kişiler egzersizle daha kolay yağ kaybederler. Fizik aktivite ve açlık arası ilişki tam aydınlatılmamıştır. Kalori kısıtlandığında, diyetle vücudun kalori yakma hızı azalmaktadır. Ayrıca vücut diyetteyken egzersizle yaktığı kalori mikatrını da azaltmaktadır. Bu nedenle egzersiz istenildiği ölçüde kalori harcamasına neden olamamaktadır. Yine de düzenli egzersiz ile kişi kilosunu koruyabilir.


Şişmanlarda düzenli egzersiz hücrenin insüline gösterdiği direnci azaltmakta, açlık kan şekerini düşürmekte ve şeker toleransını arttırmaktadır. Bu sayede şeker hastalığı riski azalmakta, şişmanlığın sürmesine yol açan kısır döngü kırılabilmektedir.





Şişmanlık tedavisinde amaç yağ kütlesinin azaltılması, kas kütlesinin korunmasıdır. Hafif ve orta derecede şişman olanlar, vücut yağı üst gövdede toplanmış olanlar, sürekli kilo alıp vermeyenler, fazla kilolarını erişkinken almış olup gerçekten vermek isteyenler kilo kaybedebilirler. Aşırı şişmanların, durmadan kilo alıp verenlerin, çocukluğundan beri şişman olanların kilo verme şansı yoktur.


Diyet yaparken amaçlar yağ alımının ve alınan toplam kalori miktarının azaltılmasıdır. Fiziksel aktivitenin amaçları ise günlük hareket miktarının ve kalp-akciğer kondüsyonunun arttırılmasıdır. Kilo kaybı sağlayan tıbbi müdaheleler arasında açlık diyetleri, mide ameliyatları, mideyi pas geçen barsak bypas ameliyatları, çene telleme, mide içi balonlar, yağların cerrahi yöntemle alınması ve ilaçlar sayılabilir.


Şişmanlarda egzersiz planlarken her zaman egzersiz testi yapmak zorunlu değildir. Testin amacı egzersiz reçetesinin daha detaylı yazılabilmesidir. Kişinin fiziksel kapasitesi anlaşılır ve egzersizin yoğunluğu buna göre belirlenir. Program hazırlanırken eğlenceli, pratik, kişinin hayatına uyumlu bir hareket ve spor dizisi seçilmelidir. Amaç kalori harcatırken vücuda hasar vermemektir. Kalori hem egzersiz sırasında hem de hemen egzersizden sonra erken dinlenme fazında harcanır. Bu nedenle günde bir uzun egzersiz seansı mı yoksa birkaç kez kısa seanslar mı yapılması gerektiği tartışmalıdır. Şişmanlarda vücut ağırlığının eklemler üzerine bindirilmediği sporlar tercih edilmelidir. Yürüyüşler de yapılabilir, günlük yaşam aktiviteleri arttırılır, dirençli çalışmalar ile kaslar güçlendirilir. Her gün veya haftada en az 5 gün çalışılmalıdır. Günde tek sefer 40-60 dakika veya günde 2 kez 20-30 dakika egzersiz yapılmalıdır. Egzersizin şiddeti kişinin maksimum kapasitesinin %50-70’i olacak şekilde ayarlanmalı, daha sonra % 70-85’e çıkılmalıdır. Dirençli kas güçlendirme egzersizleri yerine aerobik egzersizlerle yağ kütlesi daha kolay azalır.


Şişmanlıkta egzersiz programlarının en hassas noktası eklem hasarının önlenmesidir, ayrıca bireyin motivasyonunun yani egzersiz yapma hevesinin korunması da çok önemlidir. Kilo fazlalığı vücudun ısı ayarlama sistemini bozduğundan egzersize başlamadan önce mutlaka gevşeme, ısınma yapılmalı, egzersiz sonunda soğuma yapılmalı ve egzersizin şiddeti yavaş yavaş arttırılmalıdır. Eklemlere yük bindirmeyen veya az yük bindiren sporlar seçilmeli, ısı ayarlamasına dikkat edilmeli, ortam serin, neredeyse soğuk olmalı, bool sıvı alımı sağlanmalı, rahat ve ter atan giysiler giyilmelidir.


Egzersiz olarak kürek, yürüyüş ve bisiklet önerilir. Koroner arter hastalığı riski azalır, kilo azalır, fonksiyonel performans artar. Süre önemlidir, günde en az 60 dakika çalışılmalı ve ideal olarak her gün çalışılmalıdır. Bu progrmada istenilen hedeflere en erken 9-12 ayda ulaşılabilir. Son olarak şişmanlarda başka hastalıkların da olabileceği unutulmamalı, özellikle kalp hastalığı veya hipertansiyon nedeniyle ilaç kullanan hastalarda egzersiz programları mutlaka hekimler tarafından gözden geçirilmelidir.

SAĞLIKLI VE PARLAK BİR CİLT İÇİN

Çok yorgun olduğumuz zamanlarda ılık bir duş alarak yorgunluk atmak herkese çok iyi gelir. Vücut sağlığı açısından da düzenli du7ş almak önemlidir. Çünkü duş gözenekleri açarak gereken temizliği sağladığı gibi kan dolaşımını düzenler. Küçük bebeklerin de



Çok yorgun olduğumuz zamanlarda ılık bir duş alarak yorgunluk atmak herkese çok iyi gelir. Vücut sağlığı açısından da düzenli du7ş almak önemlidir. Çünkü duş gözenekleri açarak gereken temizliği sağladığı gibi kan dolaşımını düzenler. Küçük bebeklerin de sık sık yıkanmasını öneriri ki doktorlar daha sağlıklı ve çabuk büyüsün diye.
Günde bir kez alınacak ılık duş, vücudun yorgunluğunu alarak cildin daha sağlıklı olmasını sağlıyor.
Özellikle sıcak yaz günlerinde, cilt temizliğine çok daha fazla önem gösterilmesi gerekli. Aşırı duş almanın cilde zararlı olduğu yönündeki inanışlar kesinlikle yanlıştır. Günde bir kez alınacak ılık duş, vücudun yorgunluğunu alarak cildi temizler. Ayrıca kan dolaşımını düzenleyerek, daha güzel ve sağlıklı olmasına yol açar. Duş sonrasında cildin kurumamasına özen gösterilmesi gerekir. Duş sırasında kullandığımız asitli sabunlar cilde zarar verebilir.Bu yüzden asitlerden arındırılmış, nötr sabunlar ve jeller kullanılmasını daha uygun olacaktır.Deriye rahat bir nefes aldırmanın en kolay yolu, günde bir kez duş almaktır. Sağlıklı bir cilt istiyorsak, nötr sabun ve jel dışında ürünler kullanılmamalı. Bunun yanı sıra duş sonrasında, cildin kurumasını önlemek için deriye mutlaka nemlendirici kremler uygulanmalı.Lif ve keseden uzak durun. Deri üzerinde, zararlı maddelerin içeriye nüfuz etmesini engelleyen bir katman (manto) bulunur. Bu katmanın tahriş edilmesi bazı deri hastalıklarının ortaya çıkmasınıa neden olur.





Ağaçkavunu (utruç) Bitkisi

Ağaçkavunu (utruç) : Turunçgillerden; yaprakları mavimsi pembe bir ağaçtır. Meyvesi; buruşuk kabuklu iri limona benzer. Faydası : Ferahlatıcı, serinletici ve kabızlık gidericidir.



Ağaçkavunu (utruç) : Turunçgillerden; yaprakları mavimsi pembe bir ağaçtır. Meyvesi; buruşuk kabuklu iri limona benzer.


Faydası : Ferahlatıcı, serinletici ve kabızlık gidericidir.





KURU SAÇLAR İÇİN BAKIM

Kuru saçların bakımı özen ister. ama, öncelikle bazı kurallara dikkat etmek gerekir. Yüksek ısıda, uzun süre ve çok yakından saç kurutmak olumsuz etkiler yaratır. Saçınızın nemini kaybeder, ışıltısı yok olur. Saç kurutmasını orta kademede çalıştırmak en i







Kuru saçların bakımı özen ister. ama, öncelikle bazı kurallara dikkat etmek gerekir. Yüksek ısıda, uzun süre ve çok yakından saç kurutmak olumsuz etkiler yaratır. Saçınızın nemini kaybeder, ışıltısı yok olur. Saç kurutmasını orta kademede çalıştırmak en ideali olacaktır.
Saçlarınızı güneşten ve klorlu sudan koruyun. Havuza ya da denize girerken bone takmaya özen gösterin. Eğer uzun süre güneş altında kalacaksınız şapka takmanızda fayda vardır.
Kullanacağınız maskenin özelliğine göre haftada bir ya da ayda bir kez özel bakım maskesi uygulayın. Zamanım yok diyerek bakımı ertelemeyin. Önemli olan ilk adımı atmaktır. Bir kere deneyip ışıltılı saçlarınızı gördükten sonra devam edeceksiniz.
Kuru saçlar için özel bakım maskesi
GEREKLİ MALZEMELER :
* 1 tatlı kaşığı bal,
* 1 fincan sıcak su,
* 1 tatlı kaşığı badem yağı,
* 1 tatlı kaşığı ceviz yağı,
* Yarım tatlı kaşığı keten tohumu yağı,
* Yarım limonun suyu,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Tüm malzemeleri cam bir kâsede karıştırın. Maskeyi saç diplerinize masaj yaparak yedirin. Streç filmle saçınızı sarıp 1 saat bekleyin. Saç tipinize uygun şampuanla yıkayıp, durulayın. Havluyla yumuşak hareketlerle iyice kurulayın.
Orta kademeli ısıda saçlarınızı kurutun.Saç bakım maskesi ile saç deriniz nemlenecek, saç telleriniz parlayacak ve güçlenecektir. Bu maskeyi 15 günde bir uygulayabilirsiniz.

İrin (İltihap)

Yangılanan dokulardan atılan, akyuvar ve bakteri içeren sıvı. Mikroplanan dokuda akyuvar ve plazma kan damarlarından ayrılarak bakterileri yutarlar. Yangılanma denilen bu süre hızla geliştiği zaman, yangılı bölgenin merkezindeki doku ölür ve sıvı biçimim



Yangılanan dokulardan atılan, akyuvar ve bakteri içeren sıvı. Mikroplanan dokuda akyuvar ve plazma kan damarlarından ayrılarak bakterileri yutarlar. Yangılanma denilen bu süre hızla geliştiği zaman, yangılı bölgenin merkezindeki doku ölür ve sıvı biçimim alarak irin oluşturur. İrin içeren yangılı kesime apse denir.


İrinin toplandığı bölge, çevredeki dokulardan ayrılıp, irin yüzeye yakın bir yerden dışarı aktığı için apse gerçekte mikropların dışarıya atılmasını sağlayan bir savunma mekanizması olmaktadır. Çıbanlar önemsiz yüzeysel apselerdir; ancak iç organlarda oluşan büyük apseler çok tehlikelidirler. Yangılanmalar ateşin yükselip, alçalmasına sebep olurlar. Vücut sıcaklığındaki bu düzensizlikler, apsenin varlığım belirtir fakat yerini belirlemez.





Antibiyotikler yangılanan dokudaki bakterileri yok etmekle birlikte, irin oluştuktan sonra pek işe yaramadıkları gibi, zararlı bile olabilirler. Antibiyotikli ilaçlar irinin içine kolayca işleyemediklerinden bakterilerin bir kısmı canlı kalabilir. Bakteriler yok edilse bile, irin vücut tarafından soğurulmadığından süreğen bir apse oluşabilir. Böyle durumlarda yapılacak en doğru iş, apseli bölgeyi keserek irini dışarıya akıtmaktır. Bu işlem sonucunda genellikle ağrı diner, şişlik kaybolur ve ateş normale döner.


İrinin nitelikleri yangılanmaya sebep olan bakteri türüne bağlıdır. Stafilokoklar çıbanlarda görülen sarı ve koyu bir irin oluştururlar. Streptokokların sebep olduğu irin ise, sulu olup daha az bakteri içerir. Geçmişte yaraların yangılanması kaçınılmaz kabul edilir ve stafilokokların oluşturduğu apseler hastanın ölümüne yol acardı. Bu nedenle streptokokların oluşturduğu apselere «zararsız apse» denilmekteydi. İrin oluşturan başka bir bakteri cinsi olan Proteus irine özel bir koku verir. Pseudomonas adlı bakteri cinsi ise yeşil bir irin meydana getirir.

ÇOCUĞUNUZ, ABUR CUBURA ALIŞMAYABİLİR!

Çocuğun başarısı, sağlığı ve gelişimi nasıl beslendiği ile yakından ilgili. Abur cuburlar ise renkli ambalajları, tatları ve eğlenceli şekilleri nedeni ile çocukların ilgi odağı halinde. Televizyon reklamlarının güçlü etkisi ve oyuna daha fazla zaman bıra



Çocuğun başarısı, sağlığı ve gelişimi nasıl beslendiği ile yakından ilgili. Abur cuburlar ise renkli ambalajları, tatları ve eğlenceli şekilleri nedeni ile çocukların ilgi odağı halinde. Televizyon reklamlarının güçlü etkisi ve oyuna daha fazla zaman bırakan kullanımlarıyla, çoğu sağlıksız olan ve bir anda yenen bu besinler çocuklar için büyük tehdit oluşturuyor. Çocuğunuzu abur cuburun tehlikeli dünyasından uzak tutmanız için çok neden var. İşte, bu nedenler ve çözüm yolları…



Birlikte markete gittiğinizde yavrunuz cipsler, bisküviler ve şekerlemelere koşuyorsa dikkatli olma vakti gelmiş demektir. Yalnız abur cuburun içeriğindeki zararlı maddeler değil, çocuğu tehdit eden diğer bir unsur da beslenme şeklidir. Çocuk evde yaptığınız sebze yemeklerinin yüzüne bakmayabilir ya da tam tersi aşırı iştah sorunu yaşayabilir.


Aşırı iştahlı olması da abur cubur alışkanlığı edinmesinde büyük bir etkendir. Annenin tombul çocuk merakı nedeni ile çocuk iştah problemleri yaşayabilir. Çocuk yemek yesin, diye binbir oyunlar yaparak adeta kaşığı ağzına tıkmak veya televizyon karşısında o anlamadan yedirmek ileride çocuğun aşırı iştahlı olmasına, dolayısı ile abur cubura düşkün olmasına neden olabilir.


Araştırmalar, çoğu ailenin çocuklarına, ihtiyaçları olduğunu düşünerek, temel öğünler dışında ek besinler verdiklerini ve bu besinlerin abur-cubur alışkanlığı oluşmasına yol açtığını gösteriyor. Özellikle de anne ve babanın düzenli öğünleri yoksa ve evde abur cubur sık tüketiliyorsa, bu alışkanlık kaçınılmazdır.


Son yıllarda erişkinlerde görülen yaşa ve kiloya bağlı şeker hastalığının oranı (tip 2 diyabet), çocuklarda da hızla artıyor. Ayrıca bu hastalığın öncüsü olan, halk arasında “gizli şeker” denilen “glukoz entoleransı” da şişman çocuklarda daha sık görülüyor.


DENGELİ VE DÜZENLİ BESLENMELİ
Çocuklara bebeklikten itibaren dengeli ve düzenli beslenme alışkanlığı kazandırmak şart. Uzun süre anne sütü ile beslemek (özellikle ilk 6 ay), ek besinlere 6. ayda yavaş yavaş başlamak, her bebeğin kendi metabolizmasına göre yiyeceğini göz önünde bulundurarak ısrarcı olmamak gerekiyor. Yemeklerinde olabildiğince tuz ve şeker kullanmamak ya da çok az kullanmak da önemli bir diğer nokta.


BESLENME ÇANTASI HAZIRLAYIN!
Özellikle 6 yaşından büyük çocukların zamanlarının çoğu okulda geçiyor. Ona okula giderken para vermek yerine, doyurucu bir beslenme çantası hazırlamak yapabileceğiniz pratik önlemlerden sadece biri. Peynir ve çeşitli sebzelerle hazırlayacağınız tam tahıllı ekmekten yapılmış bir sandöviç ve meşrubat yerine; ayran, su ya da taze meyve koymanız beslenme çantasını hazırlarken dikkat edilmesi gereken noktalar.


TELEVİZYON KARŞISINDA ATIŞTIRMAYIN!
Unutmayın, çocuklar sizi örnek alıyor. Siz televizyon karşısına geçtiğinizde kek, börek, pasta, kurabiye gibi kalorisi yüksek besin değeri çok az olan abur cuburları tüketiyorsanız, onun da bunları uygulayacağını aklınızdan çıkarmayın. Televizyon karşısında saatlerce atıştırma veya ayak üstü hızlı yemek yeme en sakıncalı alışkanlıklardır ve “obezite” gibi sonuçlar doğurur.











ABUR CUBUR BESLENME BAŞARISIZ YAPIYOR
Diyetisyen Hatice Mıhoğlu, “Okulda başarılı olabilmeleri için çocukların abur cubur beslenme alışkanlığından kurtarılmaları, düzenli beslenmeleri gerekir” diyor.


“İlköğretim öğrencilerinin gün içinde 3 ana ve 3 ara öğünü düzenli olarak tüketmeleri şart. Bu alışkanlığın kazandırılabilmesi için de çocukların, atıştırma huyundan kurtarılması gerekir. Okul çağında olan çocuklar büyüme ve gelişme süreci içindedir. Bu dönemde çocukların enerji harcaması yetişkinlerden fazladır. Çünkü, büyüme önemli miktarda enerjiyi gerektirir. Bu yüzden çocukların yeterli, dengeli ve düzenli beslenmeleri şarttır.


Dengeli ve yeterli beslenen çocuk, güçlenir ve hastalıklara karşı dirençli olur. Çocuklara bol bol meyve ve sebze yedirilmeli ve bu besinler sevdirilmelidir. Ayrıca, çocuklara ara kahvaltısında süt, meyve veya ayranla birlikte sandöviç şeklinde öğünler verilebilir.”











ABUR CUBURUN ZARARLARI
Bu tür besinler bol kalorilidir, yüksek yağ ve şeker oranı içerir. Bu gıdaların kontrolsüz olarak tüketilmesi ise bozulmuş kan yağları, çocukluk tansiyonu, şişmanlık, bazı vitaminlerin yetersizliğine bağlı vücutta klinik sorunlar, beslenme becerisi kazanmada güçlük ve sağlıklı besini beğenmeme gibi sonuçlar doğurabilir. Tüm bunlara bağlı olarak da vücut direncini düşürerek hastalıklara karşı zayıf olmasına ve geç iyileşmesine yol açar. Yani tüm bu zincire bakarsak, abur cubur tüketen çocuğun gelişimi ve sağlığı her bakımdan tehdit altındadır.






ÇOCUĞUNUZUN ABUR CUBURDAN UZAK DURMASI İÇİN
- Okula giderken para vermek yerine sağlıklı bir beslenme çantası hazırlayın.
- Evde sık sık börek, çörek, kek ve kurabiye yapmayı bırakın. Çok isterse arada bir tam tahıllı ya da kepekli un tercih ederek yapmaya özen gösterin.
- Eve abur cubur almamaya çalışın. Abur cubur yerine sağlıklı kuru meyveler ve fındık, ceviz gibi kuru yemişler alabilirsiniz.
- Çocuk acıktığında el altında bulabileceği önceden yıkanmış meyveleri de tercih edecektir. Bu yüzden meyvelerin hepsini buz dolabında saklamak yerine yenilebilecek kadarını mutfak masasında yıkanmış olarak bulundurmak da meyve tüketimini arttırmak için bir çözüm yoludur.
- Yoğurt, salatalık, havuç ve domates gibi çiğ tüketilebilen sebzeler de ara öğünler için idealdir. Eğer çocuğunuza ara öğün alışkanlığı kazandırırsanız, çok acıkmayacağı için canı abur cubur yemek de istemeyecektir.
- Meyveyi katıyken tüketmeyi fazla sevmiyorsa, bir blendırdan geçirip hafif yoğun bir içecek de hazırlayabilirsiniz.
- Hamburger ve cips gibi besinleri istediğini söylediğinde bunların zararlarından bahsedin. İsterse deneyebileceğini ama sürekli tüketirse onu nelerin beklediğini anlatın. Ya da evde cips yerine daha az yağ ile patates kızartıp, hamburgerinizi kendiniz daha sağlıklı malzemelerle hazırlayın.


Çeşit Çeşit Dantel Motifleri

Tığ işi örgü çok yaptım ama dantel örmek kısmet olmadı. Ben bu motifleri yünle örmeyi seviyorum. Dantel masa, yatak ve konsol örtüleri her bayan gibi benimde çeyizime konmuştu. Ben sadece özel günlerde kullanmıştım ama değişik dantel motiflerinin, ne kada



Tığ işi örgü çok yaptım ama dantel örmek kısmet olmadı. Ben bu motifleri yünle örmeyi seviyorum. Dantel masa, yatak ve konsol örtüleri her bayan gibi benimde çeyizime konmuştu. Ben sadece özel günlerde kullanmıştım ama değişik dantel motiflerinin, ne kadar çok meraklısı olduğunu da o günlerde öğrenmiştim. Değişik dantel motifleri arayanlar motifler benden yapması sizden…

Hararet gidermek için 4 öneri

Yaz sıcaklarıyla baş etmede dengeli beslenmenin rolü büyük. Günde 5 porsiyon meyve ve sebze ya da bunların suyunun tüketimini öneren uzmanlar, sıcaklarla artan hararetin meyve sularıyla ferahlatılabileceğini belirtiyor. Sıcaklarla baş etmede dengeli besl




Yaz sıcaklarıyla baş etmede dengeli beslenmenin rolü büyük. Günde 5 porsiyon meyve ve sebze ya da bunların suyunun tüketimini öneren uzmanlar, sıcaklarla artan hararetin meyve sularıyla ferahlatılabileceğini belirtiyor. Sıcaklarla baş etmede dengeli beslenmenin rolü büyük. Günde 5 porsiyon meyve ve sebze ya da bunların suyunun tüketimini öneren uzmanlar, sıcaklarla artan hararetin meyve sularıyla ferahlatılabileceğini belirtiyor.

Zayıflamak İçin & Güzelleşmek için

Zayıflamak İçin

Kısa sürede oldukça zayıflatan diyetlere büyük bir talep var. Kimi diyetisyenler bu diyetlerin çok kısa sürede kilo verdirmesini sakıncalı bulsa da Amerikan Kalp Vakfı acilen kilo vermeleri gereken kalp hastalarına bu diyeti öneriyor.Anca



Zayıflamak İçin

Kısa sürede oldukça zayıflatan diyetlere büyük bir talep var. Kimi diyetisyenler bu diyetlerin çok kısa sürede kilo verdirmesini sakıncalı bulsa da Amerikan Kalp Vakfı acilen kilo vermeleri gereken kalp hastalarına bu diyeti öneriyor.Ancak 35 yaş üstü kişilerin ve sağlık problemi olanların Amerikan Kalp Vakfı nın diyeti yapmamaları gerektiği baştan belirtiliyor. 3 günde tam 4.5 kilo verebileceğiniz bu diyeti üçüncü günün sonuda bırakmalı ve tekrar etmek istiyorsanız en az bir hafta ara vermelisiniz.


1. Gün


Kahvaltı Yarım greyfurt1 dilim tost ekmeği2 çorba kaşığı fıstık ezmesiŞekersiz çay / kahveÖğleYarım porsiyon ton balığı1 dilim tost ekmeğiŞekersiz kahve/çay/sodaAkşam2 dilim et1 tabak yeşil fasülye1 küçük elma1 tabak vanilyalı dondurma (3 top)


2. Gün


Kahvaltı1 yumurtaYarım muz1 dilim tost ekmeğiŞekersiz çay/kahveÖğle1 tabak lor peyniri3 tuzlu krakerAkşam2 sosis1 tabak brokoli veya karnıbaharYarım tabak havuçYarım muzYarım tabak vanilyalı dondurma (2 top)


3. Gün


Kahvaltı5 tuzlu kraker1 dilim cheddar peynir1 küçük elmaŞekersiz kahve/çayÖğle1 katı yumurta1 dilim tost ekmeğiAkşam1 tabak ton balığı1 tabak karnıbaharYarım kavunYarım tabak vanilyalı dondurma (2 top)


6 ÖĞÜNLE ZAYIFLAYIN


Ünlüleri zayıflatmasıyla tanınan Haluk Saçaklı, hazırladığı diyet programları ve beslenme düzenleme teknikleriyle son günlerde adından en sık bahsedilen obezite uzmanı. Haluk Saçaklı davranış düzenleme tekniklerini Vitrin okuyucuları için şöyle özetledi: “Dayanamadınız ve atıştırmaya başladınız. Hemen kalbinizin sesini dinleyin. Kalbiniz eğer atıştırma sonrası kendinizi daha kötü hissedeceğinize dair uyarılar veriyorsa hemen soluklanın ve ortamdan uzaklaşın.Lokmalar arasında çatalınızı bırakmanız, yemek sırasında durup şöyle rahatça sırtınızı sandalyeye dayamanız olumsuz duyguların uzaklaşmasını sağlayabilir. Yemeğe karşı oluşan bir anlık duygusal boşluk ortadan kalktığında kontrolün yiyecekte değil kendi ellerinizde olduğu anlayacaksınız.Acıkmadan yemeğe başlamak büyük hatadır. Zira yemeği kesmek daha zor olacaktır. Yemek yemenizin fiziksel açlıktan olduğuna karar verdiğinizde acele etmeden, neyi ve neden yemek istediğinizi düşünerek hareket edin.Açlık ve iştahı iyi ayırt etmek gerekir. Bu ikiliyi çok iyi kontrol etmek gerekir. Açlık var olma mücadelesinin tehlikeli bir sinyalidir. İştah ise haz gereksiniminin göstergesidir.Tüm bu duyguları frenlemek için her şeyden önce güçlü olmak zorundayız. Güçlü olmanın ilk yolu ‘hayır’ demesini bilmekten geçiyor.”Örnek diyet programı:





Uyanınca 1 bardak oda sıcaklığında su
Kahvaltı.
1 porsiyon mevsim meyvesi. Şekersiz limonlu açık çay. 1 ince dilim kepek ekmeği. 1 kibrit kutusu büyüklüğünde yağsız beyaz peynir. 4 adet yeşil ya da siyah zeytin. 1 porsiyon domates - salatalık - yeşil biber


Kuşluk. 1 porsiyon mevsim meyvesi. 2 adet grisini lŞekersiz bitkisel çay


Öğle. 2 adet köfte büyüklüğünde tavuk veya peynir ilâveli 1 porsiyon yeşil salata (1 tatlı kaşığı zeytinyağı ilave edin). 2 ince dilim kepek ekmeği. 1 su bardağı diyet yoğurt


İkindi. 1 porsiyon mevsim meyvesi. 1/4 sokak simidi. 1 kibrit kutusu büyüklüğünde yağsız beyaz peynir. Şekersiz limonlu açık çay


Akşam. 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile hazırlanmış 1 porsiyon 4 yemek kaşığı mevsim sebzesi veya sınırsız mevsim salatası. 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile hazırlanmış 1.5 su bardağı kepekli makarna ya da pilav veya 12 yemek kaşığı kuru baklagil. 1 su bardağı diyet yoğurt


Gece. 1 porsiyon mevsim meyvesi


Yatarken. 1 bardak oda sıcaklığında suSağlıklı yaşamanın birinci maddesi sağlıklı beslenmedir.Yediğiniz ve içtiğiniz gıdalara özen gösterdiğiniz sürece, hem fazla kilolardan kurtulursunuz, hemde sağlıklı bir yaşama kavuşursunuz.Buradaki diyet örnek olarak verilmiştir.Diyetin, doktor kontrolunda yapılması gerektiğini lütfen unutmayınız!!!

Akneler ve tedavi

Gelelim aknelere.Herkesin başı dertte olabilir.Tedavinin amacı akne lezyonlarını yok etmek ve yenilerin oluşumunu önlemek.Tedavi şekilleri farklılık gösterebilir.Aknenin çeşidine göre farklı tedavi yöntemleri vardır:

-Sebum üretiminin azaltılması
-Bir tü



Gelelim aknelere.Herkesin başı dertte olabilir.Tedavinin amacı akne lezyonlarını yok etmek ve yenilerin oluşumunu önlemek.Tedavi şekilleri farklılık gösterebilir.Aknenin çeşidine göre farklı tedavi yöntemleri vardır:


-Sebum üretiminin azaltılması
-Bir tür bakteri olan Paknenin azaltılması
-Cilt hücrelerinin dökülmesinin normale döndürülmesi
-Farklı sebepleri tedavi etmek için bazen iki ya da daha çok akne ürünü kullanılabilir. Ancak bunu yaparken mutlaka dermatoloğa danışılmalıdır ve ihmal edilmemelidir…


Kullanılan tedavi yöntemi ne olursa olsun dermatolog tarafından aksi söylenmedikçe uyulması gereken kurallar vardır ve bunlara uyulması gerekmektedir.


Akneler hiçbir zaman sıkılmamalı ve oynanmamalıdır.. Bunun yapılması aknenin dağılmasına ve cildin diğer bölgelerine yayılmasına neden olacağı için dahada kötü sonuç elde edebilirsiniz.





Yüzünüzün günde en az iki defa saf sabun ve suyla hafifçe temizlenmesi ve iyice kurutulması gerekir. Ovuşturmayla cildinizi tahriş ederek aknenin daha kötü bir hal almasına neden olur.
Akneye neden olmayacak kozmetik ürünler kullanılmalıdır.
Kullanılan akne ürünlerinin cilde işlemesi için gerekli olan zaman unutulmamalıdır. Dermatolog veya eczacıya ürünün nasıl ve ne süreyle kullanılması gerektiği mutlaka öğrenilmelidir..
Bazı akne tedavi ürünleri cildin güneş ışığı ve ultra viyole ışınlarına karşı duyarlılığı artırabilir. Güneşten korunmalı ve tedavi boyunca solaryumlardan uzak durun.


ihmal etmeyin ve dikkat edin bir dermatologun çözemeyeceği akne problemi hemen hemen yoktur.Çaresi için her zaman uzman hekimlere başvurmalısınız.

Burcunuza göre makyaj yapın

Burçların hayatımızdaki yeri malum. Doğumumuzdan başlayarak hayatımızın her evresini etkileyen burçlar, güzelliğin en önemli tamamlayıcısı olan makyajda da kendini gösteriyor. Güzellik uzmanları her zaman kadınları kişilikleri, yüz tipleri ve bulundukları



Burçların hayatımızdaki yeri malum. Doğumumuzdan başlayarak hayatımızın her evresini etkileyen burçlar, güzelliğin en önemli tamamlayıcısı olan makyajda da kendini gösteriyor. Güzellik uzmanları her zaman kadınları kişilikleri, yüz tipleri ve bulundukları ortama göre makyaj uygulamalarını öneriyor. İşte bu sebeble astrolojide yer alan toprak, hava, ateş ve su guplarından yola çıkılarak uygulanan makyaj stillerinden biri de sizin için….
Ateş grubu iddialı
Koç, Aslan ve Yay bu grubun temsilcileri. Ateş grubu kadınları, dikkat çekmeyi ve çekiciliklerini ön plana çıkarmayı seviyorlar. Fark edilmek en büyük tutkuları. Makyajlarında da dikkat çekici çizgileri ve renkleri kullanmaları gerekiyor. Ateş grubu kadınlarının rengi kırmızı ve siyah. Gözlerde siyah far ve kalem kullanmaları öneriliyor. Eye-liner, göz makyajının vazgeçilmez ürünü. Gölgelemelerde beyaz farlar çok işlerine yarıyor. Rujda ve allıkta kırmızı tonları tercih ederlerse içlerindeki dikkat çekme isteğini tatmin edebilirler.
Su grubu sezgisel
Yengeç, Akrep ve Balık bu grubun burçları. Grubun rengi yeşil. Sezgilerin ve içgüdülerin temsilcisi su grubu, yeşilin her tonunu kullanabiliyor. Özellikle nil yeşili kullandıklarında daha gizemli mesajlar verebilirler. Göz makyajında vazgeçemeyecekleri, kahverengi kalemler ve beyaz farlarla yapılmış gölgeler. Çocuksu tenlerine şeftali rengi allık kullanmaları gerekiyor. Ruj seçiminde ise pembenin bütün tonları, ayrıca oranj, su grubu kadınlarının kullanması gereken renkler.
Hava grubu bağımsız
Hava grubunun burçları olan İkizler, Terazi ve Kova, özgürlüğün ve bağımsızlığın temsilcileri. Hava grubu kadınlarının rengi, mavi ve pembe. Gözlerde maviden laciverte kadar her tonu rahatlıkla kullanabiliyorlar. Yanaklarda ise pembe allık ciltlerine ışıltı katıyor. Ruj seçiminde de yine pembe ve tonları ağırlık kazanıyor.
Toprak grubu sakin
Toprak grubu kadınları sakin ve evcimen tabiyatlı. Boğa, Başak ve Oğlak bu gruptan. Abartıyı sevmiyor ve sadeliği tercih ediyorlar. Makyajda da sade ve göze çarpmayan renkleri uygulamaları gerekiyor. Kahverengi, toprak grubunun rengi. Yüzün her kısmında kahverengiyi rahatlıkla kullanabilirler. Farlar, allıklar, rujlar hep bu rengin hakimiyetinde. Pastel tonlardan seçecekleri makyaj malzemeleri kullanmaları öneriliyor. Açık tenliler, şeftali tonlarını da makyajlarında uygulayabiliyorlar.






Menenjit, Menenjit Çeşitleri, Viral Menenjit, Bakteriyel Menenjit

Menenjit

Menenjit beyni saran zarların iltihabıdır.Bu iltihaba mikroplar neden olur.(Virüsler veya bakteriler).Menenjit geçiren çoğu kişi bu hastalıktan tamamıyla kurtulurken, bazen ölümle de sonuçlanabilir.Ya da hastalık sonrası sakatlıklar kalabilir.



Menenjit


Menenjit beyni saran zarların iltihabıdır.Bu iltihaba mikroplar neden olur.(Virüsler veya bakteriler).Menenjit geçiren çoğu kişi bu hastalıktan tamamıyla kurtulurken, bazen ölümle de sonuçlanabilir.Ya da hastalık sonrası sakatlıklar kalabilir.



Menenjit Belirtileri



.Yüksek ateş,


.Baş ağrısı,


.Kusma,


.Uyuşukluk,


.Işık veya sese karşı hassasiyet,


.Kas ağrısı,


.Çocuğun altının bezi değiştirilirken bacakları yukarı kaldırıldığında ağrı oluşması ve bunun sonucunda ağlaması,





.Ense sertliği.



Menenjit Çeşitleri



Bakteriyel Menenjit


Bakteriye menenjitin en önemli nedeni Hib bakterisidir.1993 yılından itibaren uygulanan aşı programı sayesinde Hollanda’da bu hastalık hemen hemen hiç görülmemektedir.



Viral Menenjit


Virüslerin neden olduğu menenjit çeşididir. bilgi


Lohusalık Problemleri - Memelerde Aşırı Ağrı,Isı Artışı,Bölgesel Kızarıklık

Memelerde emzirme döneminde çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Bu sorunlar basit bir angorjman (”dolgunluk”) şeklinde olabileceği gibi bakterilerin meme(ler)de enfeksiyon yapması (mastit) söz konusu olabilir. Her iki durumda da memelerden birinde ya da ik





Memelerde emzirme döneminde çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Bu sorunlar basit bir angorjman (”dolgunluk”) şeklinde olabileceği gibi bakterilerin meme(ler)de enfeksiyon yapması (mastit) söz konusu olabilir. Her iki durumda da memelerden birinde ya da ikisinde ısı artışı, dolgunluk, ağrı ve vücut ısısında artış söz konusudur. Bunlara ek olarak memelerden birinin diğerine göre çok daha ağrılı olması, o meme üzerinde “baş vermiş” bir absenin ele gelmesi meme absesi düşündürür. Meme absesi sıklıkla erken aşamalarında tedavi edilmemiş basit bir mastit sonucunda gelişir.





TAHİN VE PEKMEZİN YARALARI

Pekmez; Gerek üzümden yapılmış olsun gerek keçiboynuzundan yapılmış olsun hepimizin severek tükettiği son derece yararlı bir besindir. Hamileler ve çocuklar için bulunmaz besin kaynağı olan pekmezin "thiamin", "riboflavin" ve "d



Pekmez; Gerek üzümden yapılmış olsun gerek keçiboynuzundan yapılmış olsun hepimizin severek tükettiği son derece yararlı bir besindir. Hamileler ve çocuklar için bulunmaz besin kaynağı olan pekmezin “thiamin”, “riboflavin” ve “demir” açısından baldan daha zengin olduğunu araştırmalar ortaya koyuyor. 1 kg üzüm veya 200 gram pekmezin, kalori açısından 1150 gram süte, 300 gram ekmeğe veya 350 gram ete eşdeğer olduğu belirtiliyor. Özellikle üzüm pekmezinin içinde doğal olarak bulunan glikoz ve früktoz, vücudumuzda hemen emilerek kana karışır ve metabolizmada enerjiye dönüşür.Bu doğrultuda şunu söylemeliz ki; sabahları içeceğimiz iki yemek kaşığı pekmez, herkes için çok değerli ve çok önemli olan 2 mg. demir, 80 mg. kalsiyum ve 58 kcsal enerji ihtiyacımızı karşılayacaktır.

Su İçmenin 10 Yararı

Su, kanda %83, kaslarda %75, beyinde %85, kemiklerde %22 oranda bulunur. Kilo kaybına yardımcı olur. Diyet ve sağlıklı beslenmenin vazgeçilmezidir. İştahı bastırır, metabolizmayı hızlandırır. Yemek sırasında bir bardak su içmek daha az kalori almanızı sağ



Su, kanda %83, kaslarda %75, beyinde %85, kemiklerde %22 oranda bulunur. Kilo kaybına yardımcı olur. Diyet ve sağlıklı beslenmenin vazgeçilmezidir. İştahı bastırır, metabolizmayı hızlandırır. Yemek sırasında bir bardak su içmek daha az kalori almanızı sağlar. Tok hissettirir. Şekerli meşrubatlar yerine su için. Böbrekler için yararlıdır. Böbrekler, yeterli su olmadan düzgün çalışamaz, idrarda ve vücutta oluşan tuz ve taşları sulandırarak düşmelerini sağlar. Su içmemek böbrek taşlarına neden olur.



Beyin için yararlıdır. Beynin verimli çalışabilmesi ve daha iyi düşünebilmesi için vücuttaki su miktarı önemli rol oynar. Bulanık ve şüpheli algılama durumlarında bir bardak su için. Masanızda mutlaka su bulundurun. Kalp için yararlıdır. Kalp hastalığı ve koroner hastalıkların riskini azaltır, günde en az 5 bardak içilmelidir. Cilt için yararlıdır. Düzgün ve sağlıklı bir cilt sağlar cildi gençleştirir. Genç ve parlak görünmesini sağlar. Cildi besler, nemlendirir ve esneklik kazandırır.





Detoks görevi görür, sivilceleri azaltır, berraklaştırır. Mide için yararlıdır. Lif ve su sindirime iyi gelir. Bağırsak ve kolon hareketlerini düzenler. Mide yanması, gastrit ve ülseri iyileştirir. Kas ağrılarını azaltır. Eklem ve yağlanan kasları açar bu nedenle ezgersiz öncesi ve sonrası kas ağrıları için su için. Yorgunluğu giderip enerjiyi artırır. Az su tüketmek, yorgunluk, konsantrasyon eksikliği ve baş ağrısına neden olur. Kandaki oksijen düzeyini düzenler. Kalbe yeterli kan pompalamak ve ayakta kalabilmek için gereklidir.


Vücut ısısını düzenler, özellikle egzersiz sırasında vüsut ısısını artırır. Terlemeyi başlatır. Ter buharlaşınca vücut soğur. Terlemeyle oluşan su kaybında bitkinlik oluşabilir. Egzersizlerde su tüketilmelidir. Gebelikte bol suya ihtiyaç vardır. Doğumdan sonra emzirme döneminde yine bol su tüketilmelidir.


Oral Seks

Oral Seks
Oral seks bir kişinin cinsel organlarıyla diğer kişinin ağzı arasındaki temasla olan ilişkidir.

Ağız ve cinsel organlar vücudun kolayca uyarılabilen erojenik bölgeleridir.Ve temas haline geçmeleri de kişilere zevk verir.Bütün memelilerde karşı



Oral Seks
Oral seks bir kişinin cinsel organlarıyla diğer kişinin ağzı arasındaki temasla olan ilişkidir.


Ağız ve cinsel organlar vücudun kolayca uyarılabilen erojenik bölgeleridir.Ve temas haline geçmeleri de kişilere zevk verir.Bütün memelilerde karşı cinslerin birbirlerini ağız yoluyla uyarması vardır denilebilinir. (mesela erkek köpeğin dişinin vajenini koklaması ve yalaması gibi,atlarda da erkeğin çiftleşmeden önce dişinin vajenini yalayarak dişiyi ilişkiye hazır hale getirdiği görülür )


Neden oral seks: - ağızın ve cinsel organların hassas erojen bölgeler olması, ve birbirlerine verdikleri uyarının ve zevkin yoğun olması bu buluşmayı kaçınılmaz yapmaktadır.


- En önemli avantajlarından bir tanesi de gebeliğe neden olmaması yüzünden çiftler tarafından rahatlıkla kullanılmaktadır.


- Bakireliğin önemli olduğu toplumlarda bu yolla bakirelik korunmuş olmaktadır.


- Erkek te veya kadın da kendi cinsel organını partnerinin ağzında görmekte bir haz yaratmaktadır.


Kadının erkek cinsel organını ağzıyla uyarması: Felliato; Latince fellare (emmek) fiilinden türemiştir. Erkek cinsel organlarını yalamak, emmek, öpmek anlamında kullanılır.
Erkeklerin tamamına yakını penislerinin emilmesinden ve bu şekilde boşalmaktan hoşlanırlar. Kadınların bir kısmı da partnerlerini bu şekilde uyarmaktan ve boşaltmaktan hoşlanır. Kadın erkeğini ağzıyla uyarırken genelde onun nasıl hoşlandığını sorar veya yaptığı hareketlere dikkat ederek hangilerinden daha fazla zevk aldığına dikkat ederek kendini yönlendirir. Aynı zamanda ellerini de penis etrafına sararak daha fazla uyarı sağlayabilir. Dikkat edilmesi gereken dişlerin penise acı veya zarar vermemesidir. Kadın partnerini bu şekilde boşaltabilir veya yeterli uyarı sağladıktan sonra cinsel ilişkinin başka biçimlere geçebilirler. Kadın isterse erkeğin spermlerini yutabilir, erkekler bundan inanılmaz psikolojik haz duyarlar, sperm yutmakla hamile kalınmaz. Normal koşullarda sağlıklı bir erkekte sperm hastalık taşımaz.


Kadında veya erkekte bulaşıcı bir hastalık varsa bu oral seks sırasında bulaşabilir.





Erkeğin kadın cinsel organını ağzıyla uyarması: Cunnilingus; Latince cunnus - vulva(kadın da vajen dudakları) ve lingere:yalamak anlamındadır.
Erkeğin kadın cinsel organlarını yalaması ve emmesi anlamında kullanılır .Kadının özellikle klitorisi öpmeye, yalamaya ve emmeye aşırı derecede duyarlıdır. Erkek kadının vajen girişini, vajen dudaklarını,klitorisi yalayarak onu uyarır, cinsel birleşmeye hazırlar veya bu şekilde boşaltabilir, veya ilişki öncesi birkaç kez bu şekilde boşaltarak daha sonra ilişkiye girebilirler. Cinsel ilişkide erkeğin kadın boşalmadan boşaldığı durumlarda kadını bu şekilde boşaltabilir. Ve erkek sertliğini kaybedip ilişkiye devam edemediği zamanlarda kadını bu şekilde rahatlatabilir.
Erkekte kadının nasıl hoşlandığını sorabilir ve ona göre yönlenebilir gene dikkat edilmesi gereken nokta dişlerin kadına zarar vermemesidir.
Vajene hava üflemek gibi şeylerde kadına ağrı veya acı verebilir. Uyarı sırasında kadının vajeninde ıslanma artmakta vajenden salgılanan sıvılar dışarı doğru gelmektedir, normalde bunlar zararsız ve mikrop taşımayan sıvılardır ve erkeğe yutması halinde dahi zarar vermeze (eğer bir enfeksiyon yoksa)
Oral seks öncesi kadını vajen daha temiz olsun diye vajen içinin sabunla yıkaması vajene zarar verebilir kayganlaşmayı zorlaştırır.
Normal yani akıntısı olmayan bir kadının kendine has bir vajen kokusu vardır, bu kokuya ”kasolet” adı verilir ve bu koku erkeklere çekici ve cinsel uyarıcı gelir, bazı kadınlarsa tam tersini düşünür, erkeğin bundan rahatsız olacağı fikrine kapılırlar, bu gereksiz ve yersiz bir endişedir. Yapılmaması gereken bir şeyde o kısımlara sprey sıkmak veya parfüm sürmektir, hem oranın yapısını bozar hem de erkeğe acı bir tat verir.
Vajene bir şey sokulmadan yapılan oral seks bakirelerde kızlık zarına zarar vermez.


Her aydaki gebe kadına da oral seks yapmanın ne bebeğe nede çiftlere zararı yoktur, eğer düşük veya heyecanın doktor tarafından yasaklandığı özel bir durum yoksa tabii ki.


Kişiler oral sekste birbirlerine daha fazla zevk veren pozisyonları bulup geliştirebilirler. Karşılıklı yapılan oral seks halk arasında 69 diye de adlandırılır, 6 rakamını çiftlerden biri kabul ederseniz onun üstünde ki baş aşağı diğeri ise 9 olur ve buradan da 69 deyimi gelmektedir. Oral sekste en önemlisi karşılıklı istekle ve zorlama olmadan yapılmasıdır..

AĞIZ YARALARI İÇİN ŞİFALI BİTKİLER VE BİTKİSEL KÜRLER

Ağızda oluşan yaralar, gerçek anlamda sıkıntıdır. Özellikle temel ihtiyaçlarımızdan olan, yeme,içme işlevinin yapılamaması, konuşamama, vb. birçok sıkıntı başta olmak üzere ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilecek bir durumdur. Ağız yaraları için, şifa



Ağızda oluşan yaralar, gerçek anlamda sıkıntıdır. Özellikle temel ihtiyaçlarımızdan olan, yeme,içme işlevinin yapılamaması, konuşamama, vb. birçok sıkıntı başta olmak üzere ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilecek bir durumdur. Ağız yaraları için, şifalı bitkilerden faydalanmak isteyenler için bitkisel kürlerimiz aşağıda verilmiştir.

çıfıtotu (kokarsedefotu) :

çıfıtotu (kokarsedefotu) : Sedefotugillerden, çayırlarda ve hendek kenarlarında yetişen zehirli bir bitkidir. Yaprakları geniş, çiçekleri küçük ve sarı renklidir. Çiçekleri dallarının dışına çıkmış demetler şeklindedir. Keskin bir kokusu vardır. Acıdır. K



çıfıtotu (kokarsedefotu) : Sedefotugillerden, çayırlarda ve hendek kenarlarında yetişen zehirli bir bitkidir. Yaprakları geniş, çiçekleri küçük ve sarı renklidir. Çiçekleri dallarının dışına çıkmış demetler şeklindedir. Keskin bir kokusu vardır. Acıdır. Kullanırken, tavsiye edilen dozu aşmamak gerekir.
Faydası : Kalp çarpıntılarını giderir. Mide ağrılarını dindirir. Zeytinyağı ile kavrulduktan sonra çıbanların üstüne konulacak olursa, olgunlaştırır.

Dudaklarınız artık daha çekici!

Renkler, parlaklık, ipuçları, hileler ve bu sıcak havalarda dudaklarınızın çekiciliğini artırmak için yapmanız gerekenler! Kış boyunca dudaklarınızda kullandığınız renkler, sizi yazın inanılmaz lezzetli gösterecek olan renklerden çok farklıdır. Yüzünüz b




Renkler, parlaklık, ipuçları, hileler ve bu sıcak havalarda dudaklarınızın çekiciliğini artırmak için yapmanız gerekenler!


Kış boyunca dudaklarınızda kullandığınız renkler, sizi yazın inanılmaz lezzetli gösterecek olan renklerden çok farklıdır. Yüzünüz biraz renklendiğinde pastel renkli rujlar bile işe yarayacaktır. Yaz için favori tonlar bej ve toz pembesi. Eğer amacınız güçlü bir kadın imajı çizmekse, klasik mat kırmızı rujdan vazgeçmeyin. Dudaklara acil bakım Dudak bakımı yaz aylarında, kışın olduğu gibi bütün zamanınızı alan bir işlem değildir. Kurutan ısıtma sisteminden ve dudaklarınızı parçalayan kış soğuğundan uzakta olsanız da bu sefer dudaklarınızın büyük düşmanı güneş oluyor. Dudakların doğal koruması yoktur ve dudaklardaki deri o kadar incedir ki sadece ruj ve parlatıcı sürmek güneş yanmalarına ve çatlaklara davetiyedir. Önemli olan dudaklarınızı nemli tutabilmek. Bunu yapmak için çok fazla su içmek gerek. Dudaklarınızı sürekli nemli tutmak için bir makyaj hilesi de, nemlendiriciyi dudaklarınıza sürmek ve kuru bir diş fırçasıyla fırçalamaktır.






Parlak mı, mat mı? Bu ateşli bir tartışma konusu. Parlaklığı savunan makyaj uzmanları bir rujun ne kadar şeffaflığı varsa dudaklara o kadar çok boyut ve gerçeklik verdiğini savunuyor. Matlığı savunanlar ise sıcak pembe ve gerçek kırmızı gibi bazı renklerin mat varyasyonlarının daha güzel durduğunu savunuyor. Eğer ille de mat ruj kullanmakta kararlıysanız, nemlendirici özelliği olan rujları seçin. Önce dudaklarınıza nemlendirici sürün ve daha sonra rengi parmaklarınızla dudaklarınıza yedirin. Ruj sürme tüyoları Ruju parmaklarınızla veya doğrudan tüpten sürerseniz, dudaklarınıza daha doğal bir hava verebilirsiniz. Dudaklarınızın şeklini iyice bilmelisiniz. Ruju ortadan başlayarak sürün. Ruj fırçasını ileri ve geri hareket ettirin. Turuncu tonları dişlerin sararmış gözükmesine neden olabilir.



Yumuşak dudaklar Sıcak yaz günlerinin dudaklarınız iç in gizli silahı nemlendiricilerdir. Çantanızda her zaman iyi cinsinden bir nemlendirici bulundurmalısınız. Yazın nemlendiriciler tedavi ürünü olmaktan çıkıp makyaj malzemesi haline dönüşüyor. Ruj sürmeyi sevmeyen biri olsanız dahi dudaklarınıza sadece nemlendirici sürererek muhteşem bir görüntüye sahip olabilirsiniz. Dudakların parlaklığı Makyaj uzmanlarının mükemmel yaz dudakları için duymak istedikleri en doğru sıfat: ‘Nemli.’ Bunun sebebi ise yazın tenininizin daha çıplak ve nemli olması ve bu yüzden dudaklarınızın da bunu yansıtması. Dikkat etmeniz gereken şey ise fazlasıyla parlatıcıya bulanmış dudakların öpüşmeyi bir kabusa dönüştürmesi ve saçınıza yapışması..


Meryempelsengi

( çalapa ) :
Guttiferae familyasından Antil adalarında yetişen bir ağaçtır. Kabuklarından reçine elde edilir.
Kullanıldığı yerler: Müshildir. Kabızlığı giderir. İdrar söktürür. Safra akışını düzenler. Sıtma, frengi, kulunç, sarılık, mafsal ağrıları ve



( çalapa ) :
Guttiferae familyasından Antil adalarında yetişen bir ağaçtır. Kabuklarından reçine elde edilir.
Kullanıldığı yerler: Müshildir. Kabızlığı giderir. İdrar söktürür. Safra akışını düzenler. Sıtma, frengi, kulunç, sarılık, mafsal ağrıları ve baş ağrılarında kullanılır. Bağırsaklarında hastalık olanlar kullanmamalıdır.



Beğendiğiniz yazıları aşağıdaki sosyal imleme sitelerine gönderebilir veya e-mail ile arkadaşlarınıza ulaştırabilirsiniz.

Yol Kardesligi (Musahiplik)

Yol Kardeşliği (Musahiplik)

Ülkemizde Alevi mezhep grupları arasında Yol Kardeşliği (Musahiplik, ortaklık) adıyla bilinen ve uygulanan, alevi olmayan gruplarda da Ahiret kardeşliği gibi benzerlerine rastlanan bu olgu, toplumun kimi gereksinimlerinden kay



Yol Kardeşliği (Musahiplik)


Ülkemizde Alevi mezhep grupları arasında Yol Kardeşliği (Musahiplik, ortaklık) adıyla bilinen ve uygulanan, alevi olmayan gruplarda da Ahiret kardeşliği gibi benzerlerine rastlanan bu olgu, toplumun kimi gereksinimlerinden kaynaklanan, çevresinde oluşan karmaşık uygulamalarla da bir kurum niteliği kazanan geleneksel tür yaşamın bir ürünüdür5. Arapça sohbet kökünden gelen “Musahip” sözcüğü, birbirleriyle yakın görüşen, bildik arkadaşlar anlamında kullanılmaktadır. Osmanlı padişahlarının tüm yardımcıları arasında özel hizmetler sunan bir de yarenlik arkadaşı bulunur, ona da Musahip adı verilirdi.





Alevi inancına göre iki erkek birbirlerine sonsuza dek arka (sırt, destek) olacaklarına and içer, söz verirler. Bu söz verme ve and içme, tanıklar önünde, dinsel lider arcılığıyla ve dinsel bir uygulayım içerisinde gerçekleştirilir. Kimi yazarlara göre, Yol Kardeşliği, “Kızılbaşlığa Giriş” olarak değerlendirilir

Ev Ekmeği (+9 ay)

Malzemeler
1,5 su bardağı beyaz un
2 su bardağı kepekli un
1 çay bardağı mısır unu
1 su bardağı süt
1 çay bardağı su
1,5 çorba kaşığı yoğurt
1 paket instant maya
1 çorba kaşığı mısıryağı
1 çorba kaşığı pekmez

Yapılışı
Derin ve geniş bir kabın içine ılık



Malzemeler
1,5 su bardağı beyaz un
2 su bardağı kepekli un
1 çay bardağı mısır unu
1 su bardağı süt
1 çay bardağı su
1,5 çorba kaşığı yoğurt
1 paket instant maya
1 çorba kaşığı mısıryağı
1 çorba kaşığı pekmez


Yapılışı
Derin ve geniş bir kabın içine ılık süt ve su karışımını dökün. Pekmez, maya, yoğurt ve mısıryağını da ekledikten sonra azar azar unu ilave ederek karıştırın. Seçtiğiniz su bardağına göre unu verdiğim miktardan biraz daha fazla veya az kullanmanız gerekebilir. Elinize yapışmayacak yumuşak bir hamur kıvamına gelince 5-6 dakika kadar yoğurun. Üzerini başka bir kapla veya bir havluyla örterek oda sıcaklığında en az 1 saat kadar bekletin. Ekmeği pişireceğiniz fırın kabının sadece dibini hafif yağladıktan sonra hamuru kaba yayın. Bir bıçakla baklava dilimi şeklinde keserek üzerinin şekilli kabarmasını sağlayabilirsiniz. Bu kabın içinde fırını çalıştırmadan 25-30 dakika kadar daha bekletin. Daha sonra 180°C’deki fırında ekmeğin üzeri ve altı kızarana kadar pişirin. Ekmeği soğuduktan sonra dilimleyerek servis yapabilirsiniz.





Öneriler
• Ekmeği sadece kepek unu, beyaz un veya çavdar unu ile yaparak değişik lezzetler yaratabilirsiniz.
• İnstant maya yerine kuru veya yaş maya kullanabilirsiniz.
• Ekmeğinizi kepekli un ile hazırladığınızda bebeğinize 9.aydan sonra verebileceğinizi unutmayın.
• Dilerseniz ekmeğin hamuruna zeytin dilimleri, susam, ince kıyılmış ceviz içi gibi malzemeler ekleyerek farklı lezzetler yaratabilirsiniz.

Hurma ile kansızlık tedavisi

Hurmanın içerdiği demir, kırmızı kan hücrelerinde bulunan hemoglobin sentezini kontrol eder. Kandaki alyuvarlar dengesinin uygun hale gelmesini sağlar. Bilindiği gibi alyuvarlar kanda oksijen ve karbondioksiti taşıyarak hücrelerin canlılığını sürdürmesind




Hurmanın içerdiği demir, kırmızı kan hücrelerinde bulunan hemoglobin sentezini kontrol eder. Kandaki alyuvarlar dengesinin uygun hale gelmesini sağlar. Bilindiği gibi alyuvarlar kanda oksijen ve karbondioksiti taşıyarak hücrelerin canlılığını sürdürmesinde rol oynarlar. Çok fazla demir içermesi sebebiyle, bir insan günde 15 tane hurma yiyerek vücudunun demir ihtiyacını karşılayabilir ve demir eksikliğinden kaynaklanan rahatsızlıklardan korunmuş olur.

Çamfıstığı’ nın Faydaları

Bronşit, verem, akciğer hastalıklarının çabuk iyileşmesine yardımcı olur. Ruhi çöküntüyü giderir. Kalp hastalıklarında da faydalıdır.



Bronşit, verem, akciğer hastalıklarının çabuk iyileşmesine yardımcı olur. Ruhi çöküntüyü giderir. Kalp hastalıklarında da faydalıdır.